Kızım Alya'm etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kızım Alya'm etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Mart 2024 Cuma

Minik Kuşum 7 Olmuş...

Can parem, biriciğim, gözümün nuru, aşkım, sevdam bebeğim.... Kızım Alya'm

Yine aradan geçen 1 yıl, yine anılarda biriktirdiklerimizle yeni yaşın 7 'yi karşılarken biz, geride bıraktığımız o bir yılda neler oldu neler, geniş bir özeti senin için aşağıda;

Sen 6 yaşını doldurup 7. yaşına doğru yol alırken daha ilk günlerinde sana küçük bir sürpriz yaptım. Bir sabah evden çıktık otoparkta seç bakalım bugün hangi arabayla okula gitmek istersin diye sordum. Sen çok şaşırmış bir şekilde bu bizim mi dedin? Ve bize neredeyse 1 yılı aşkın bir sure hizmet eden dayının arabası yerine yeni araçla gitmeyi seçtin... 

Martın son haftası için 2 günlük bir Trabzon kaçamağı planladık, sözde iftar vakti kalabalık aile masasında yerimizi alacaktık, işten erken çıktım seni okuldan alıp hava alanına gittik, güvenlikten geçtik ve tam da o anda 2 saat rotar açıklandı 🤦🏼‍♀️. Ki bizde zaten uçuşa 1 saat kala oradaydık oldu mu 3 saat😭 iki saatini bir şekilde idare ettik ama sonra dk başı bana ne zaman gideceğiz, niye uçağa gitmiyoruz soruların başladı. Gate de beklerken, yer host ve hostesleri geldi, bana değil git onlara sor dedim :) sonra 5dk da bir oradakileri perişan ettin. 7 ya da 8. soruşun da zannediyorum, sana birazdan alacağız dediler... koşa koşa geldin, alacaklar diye.. evet şanslı minnoş, açıklanan rotar kadar beklemedik keza yemeğe de yetişemedik ama olsundu. İkinci gününde ise tüm mart bebeleri için sürpriz bir doğum günü planladık :) senin 3. kutlaman tadında tabi. Sen, teyzen dayın, deden, aliş, leyloş heppili pörttey yaptık.

Ramazan bayramında yine tercihimiz memleket oldu, bu sefer köyde mis gibi ortamda tatilimizi tamamladık... 

Nisan sonunda dayın Ankara'ya arabasını almak için geldi, günü birlik Eskişehir yaptık.. Önce güzel bir mekanda kahvaltı.. Akabinde meşhur bilim sanat parkına gittik, orada çok eğlendin, hava da şansımıza çiçek gibiydi... Sonra arabayı bırakıp merkezde gezelim dedik. Orada da şansımıza otoparkın  asansöründe kaldık iyi mi? ama çok dirayetli davrandın, korkmadın, oldukça kalabalık olmamıza  rağmen bence süreci çok iyi idare ettin.  Neyse ki çekmeyen telefonlar, biranda zayıfta olsa sinyal algıladı, itfaiye'ye ulaştık, o sırada otopark güvenliği de durumu farketti de 20-25dk sonra sırayla çıkarıldık.. Tabi modumuzu bozmadan önce TCDD müzesinde soluğu aldık, Devrim Arabasını eski trenleri gördük, oradan Odunpazarına ✌🏻 sonra tekrar merkezde eski çarşıya, porsuk çayına nazır kahve keyfi ve kapanış 🫠 angaraya dönüş.. 

Benden sürekli scooter istiyordun, ben de sana karne hediyesi olarak bisiklet almak istiyordum. Dayın da sana hangisi sence diye sordu. Hemen bisiklet dedin, ve gidip 2. bisikletini aldık. ilk 2 tekerli (destekleri saymazsak), vitesli frenli ve en önemlisi de kornalı bisikletin💪🏻 bir de o kornayı çalışların.. Dayınla hemen pratik yaptınız, sonra havanın görece iyi olmadığı günlerde terasta, iyi olduğundaysa dışarı da deneyimlerini artırdın...

Seni artık 6 yaşını doldurduğun için Tiyatro ile tanıştırdım 🎭ilk oyununu, Cüneyt Gökçer Sahnesi'nde  Pinokyo'yu izledik, çok etkilendin, çok sevdin... dedim bu iyi hele biraz daha büyü de senle artık bol bol teyatrolu günler yaparız... sanata düşkün olman çok kıymetli... 

Ve okul, ve iş, ve gündelik rutinlerimizle günleri haftaları ayları tamamlarken, yaz için planlamaları nasıl yapsak diye düşünürken senin için yaz okullarını araştırmaya başladım. Ama ya saat, ya program, ya da ortam hiç birinde karar kılamadım. 

Haziranın ilk haftasında Serpil teyzen ve Metin dayın geldi, teyzoşun dr'a kabulü vardı. Onlara odanı tahsis ettin, teyzenle sulu boya denemesi yaptın... hırsından korktuk 😱

Okulun kapanmasına yaz tatiline girmenize 2 gün kala, sabah seni okula bırakıp işe giderken bir kazaya karıştım... Şoklandım, şükürler olsun iki tarafta da hiç bir şey yoktu ama ciddi bir korku yaşadım. ve yine şükürde kaldım, iyi ki sen yoktun diye. Ama hayat korktuklarımızla yüzleştirmeden oradan geçmemize izin vermiyormuş... O gün babana seni okuldan almasını söyledim, hatta cumayı da onun planlamasını rica ettim. O gece sen rahatsızlandın, baban okulun son günü seni okula götürmedi, ben her şeye rağmen karne töreninde orada olmanı söyledim... ama gidip gitmeyeceğinizi de bilmiyordum.. ve gitmişsiniz, bilmiyordum bebeğim, yanında olamadım kahroldum... ağladım... seninle her şeyi koşulsuz yapabilmeyi hedeflerken o anda yanında olamamak çok acıttı beni.. hele fotoğraflarını görünce...

Kurban Bayramı için  arabayla Trabzon'a gitme planımız vardı ve öncesindeki bir haftayı da zaten babanla geçirecektin. Ama işte bu kaza birçok şeyin akışını değiştirdi.. Hemen acil bilet bulma çabası, ki şükür bulduk.. tam gitmeye iki gün kala uçuş gerekçesiz iptal edildi 🤦🏼‍♀️ otobüs yok, uçuşta ek sefer yok, sanırım sistem bize gitmeyin diyor diye düşünürken gecesinde ek sefer koyulduğunu gördüm ve biletlemeyi yaptım... Alanda kedimiz, sen ben pc'm 🙏🏻 mini taşınma modunda Trabzon'a uçtuk... Gece bizi dayınla teyzen karşıladı, biraz Trabzon'da gezmece, sonra Dedenle Anneannenin yanına köye çıktık. Bayramın son günlerinde Teyzen Dayın Kuzen abinle birlikte Hopa'ya gittik.. Deniz'e düşmek için 🏊‍♂️ ilk gün deniz inanılmaz dalgalıydı giremedik bile ama ona rağmen çok keyif aldın.. 2. gün görece daha dingin bir yere gittik, cesur davrandın ama battın eyvah noktası, zaten aşmaya çalıştığın su korkun geri geldi..Ben 2 haftaya yakın uzaktan çalışma yaptım ve tatili oradayken uzatma kararı aldım, belki o süreçte sen de adapte olur benle dönmeyip kalırsın diye düşündüm ama tabi öyle olmadı... 

Temmuzun son haftası dayın ve teyzenle Ankara'ya döndük.. Bir gün sonra da Kapadokya'ya gittik.. 2 gece kalmayı planladık. İlk gün avanos, yer altı şehri, ikinci gün ise gün doğumunda Balonları izleme keyfi ve göreme uçhisar gösel şölenini akşamına aşıklar tepesinde bitirdik. Dönüşte de Ihlara Vadisi... Deredeki tesise ulaşana kadar tabiri caizse piştik, ayakkabıları çıkarıp dereye girince gelen serinleme hissi ise pahabiçilemezdi, Sense yavru öredeklerin peşinde yakalama aşkına düşe kalka bir macera peşindeydin... Tabi her macera sonu tatlı sonla bitmeyebilir... bu seferde otobanda araç arıza verdi... şükür ki sağ salim dönebildik...

Sonra yarı uzaktan çalışma, yarı babanla geçen süreçte yazı da uğurladık ve eylül okul açılma zamanı... bu sefer Fatoş teyzenlerle çalışma alanını oluşturmak için alışveriş yaptık sonra Batuhan Dayı'nın kurulum çalışmaları ile odanı da okul öncesi hazır ettik... Kitaplar kırtasiyeler de geldi...derken Mini Mini Birler...

Kabul etmeliyim ki 1. sınıf annesi olmak çok zormuş be kuzum... ELAKİN... OMUTÜY... harflerin seslerini öğrenmek, hecelemek okumak sinir sistemi üzerine yıkıcı bir gerçekti benim için. bu 7 yıllık sürecimizde, hiç bu kadar raydan çıktığımı hatırlamıyorum... Sesimi gerekli gereksiz yükselttiğim her an için özür dilerim kuşum... Yeniden öğrenci olmak belliki zorladı beni..

Ama en büyük yıkım senle okul çıkışı yaptığımız kazaydı kuşkusuz, çok korktun ağladın. Yine şükürler olsun kimseye birşey olmadı ama bu sefer ben çok sarsıldım... günlerce kendime gelemedim. Dedenle Dayın geldi.. Deden 1 hafta bizimle kaldı... 

ilk ara tatilinde evde kızlar geçiti tadında bir tatil. Teyzoşların Selma ve Serpil ve Gamzzz çok keyifliydi... hep gelsinler ki, gitmesinler ki ah yavru kuşummm... odaları bile ayrıştırdın, ben Serpil Teyzemle uyuycamm dedin. Gamze rahatsız olmasın o ayrı oda da uyusundu. Selma senle uyuyabilir planlamaların... Sabah herkesten önce uyanıp benle masaya oturdun, ben çalışırken sen de ödevlerini yaptın... sonra kız akşamlarımız, gezmelerimiz, seni yaşını büyük söyleyip tiyatroya sokmamız :)

Aralık ayının son haftasına doğru bir sabah başım ağırıyor diyerek güne başladın. Ben uyku sersemi olduğun için mızmızlanıyorsun sandım.. Seni okula bırakıp işe geldim ve 1 saat sonra okulun hemşiresi aradı. Ateşin çıkmış, keyifsizmişsin.. Seni okuldan alıp dr planladım, Covid olmuşsun be kuşum... Sürekli uykuda bir 4 gün geçirdik.. Yeni yılı Alişle evde karşıladık... bu artık bizim için bir rutin 🎄..  

Doğum günümde benim için ilk mektubunu yazdın ah kalbim... Bana kaç yaşıma girdiğimi sordun ve dileğimi öğrenmek istedin... Hep gezelim keşfedelim sağlıklı ve huzurlu olalım... akşamına pastamı seçtik bol çileklisinden, tabi hepsini sen yedin :)

İlk karne deneyimini yaşadık, o gün karne törenin çok tatlıydı.. Arkadaşların ve anneleriyle yemeğe gittik.. Ertesi gün anneannen gelecek diye hazırlıklar yaptık pazar da anneanneni karşıladık. 2 hafta bizimle olacaktı :). ilk haftayı angarada tamamladık. Bu arada her akşam Cin Ali okumaya başladın :) okumayı daha çok sev diye, okuduğun kitapların resimlerini yap dedim.. bi akşam eve geldiğimde şoklandım... Wednesday'i çizmişsin.. ve oldukça da başarılı bir çizim... her gün çiz dedim! sanatçı triplerine girmişsin, beğenmediklerini buruşturup atmışsın :). İkinci haftanın sonuna doğru 1 gecelik Sakarya kaçamağı yaptık kız kıza :) Şengül teyzenle anneannenle kız kıza Sapanca 👯‍♀️ ertesi günde merkezinde gezmece... gecesinde Angaraya dönmece, ertesi gün de Papatya prensesi anneanneni uğurladık. 

ve 2. döneme büyük bir istekle başladın.. artık daha iyi okuduğun bir süreçte olsan da akşamları hala beni zorladığını inkar edemeyeceğim. Birbirimize bir söz verdik ses yükselmeyecek diye, çoğu zaman bu kuralı ihlal ediyorsun ama :(

Ve mart ayı doğum ayın, ilk pazarında seni çocuk operasına götürdüm, Sihirli Dünyam çok iyi düşünülmüş ve sahneye konulmuş bir işti. Enstrümanlardan, Baleye, Operaya herşeyi anlayacağınız şekilde sizleri de dahil ederek işlediler... Çıkışta fikrini çok merak ediyordum, etkilendin mi sevdin mi diye ve yine şükür ki sevdin... Balım 8 yaşını doldurunca büyükler için sahneye konan opera ve baleyi de planlarımıza alıyoruz ..   

İlk sınav deneyimini yaşadın.. ve pazartesi seni okuldan aldığımda kendi geri sayımını başlattın... doğum günüme 4 gün kaldı dedin, her gün de devam ediyor...

Bu yıl ki iyilik hareketimiz, ihtiyaç sahiplerine...

İyi ki doğdun kızım Alya'm, her yıl olduğu gibi dileklerim aynı, iyi ve hakkaniyetli ol, dürüst ol, saygıdan sevgiden ayrılma, önce kendine sonra tüm evrene duyarlı ol.. her daim mutlu ve başarılı ol.. en çok oku, en çok okuyanlardan ol...

my little ONE

Seni daim seven annen..

Melek








16 Ocak 2024 Salı

41

Zaman nedir ? Sadece rakamlarla ifade edilmeye mahkum!.. burakılan mı, yoksa geçmiş an ve geleceği işaretleyen mi? Peki ya yaş denilen, her yıl dönümünde üzerine +1 eklenen(?) 

Her yaş dönümümde farkındalıklarımla, o geride kalan 1 yıla atfen, kazanımlar ne de değerli artık bende! Üzüldüklerim, sevindiklerim,  bana dahil ve benden giden her şeye teşekkür edebilmek… Her şeyin müthiş aynalandığı görece farkındalık zirvesinde boyut değiştirdiği bir sürece evrilmek sanırım en büyük kazanç… zaman ve yaşla gelen her güzel yöne teşekkürler 🙏🏻 

Ve,

Hoş geldin yeni yaşım 41! 

Çok şey öğrendim, bırakmayı geriye dönüp bakmamayı.. yıllar önce yirmilerimin ortasında babamın söylediği gibi sadece önüme bakarak ilerleyebileceğimi nihayet öğrendim! 

Bir de anne olan yanıma dokununca, minik kadınım ❤️ onla geçen her günüme şükürler olsun… onla büyümek, olgunlaşmak, bazen didişmek çok güzel…

Her yaş günümde dileklerim aynı, bugün kızım da sordu yeni yaşında en çok ne istersin diye cevabım sadece onda…

Gerçekleşmesi dileğiyle.. 🙏🏻

Sevgiler

Melek

15 Mart 2023 Çarşamba

Güzel Alya'm 6


Mis kokulum,

Sen 6 yaşını karşılarken, neler oldu neler...

Yeniliklerle geçen bu 1 yıla da çok şey sığdırdık :)

Kendini daha da bildiğin, daha da net olduğun, çoğu zaman inadınla beni baskılamaya çalıştığın, benlik bilincini daha da yükselttiğin koca bir yılı geride bırakıyoruz seninle...

Sen 5 yaşından 6 yaşına geçerken;

Yeni evimize taşındık... her detayıyla en az benim kadar meşguldün, daha taşınmadan eve her gidişimizde inanılmaz heyecanlanıyordun :) zaten taşındığımızda da bizden başka kimse yoktu binada yaşayan, kendi müstakil binamız gibi bir 2 ay geçirdik. Tabi bazı zorlukları da vardı. Doğal gaz henüz bağlı değildi, ve bu hem ısıtma suyuna hem de ocağa ket vuruyordu. Ama adaptasyonun müthişti :) taşıma suyla banyo, piknik tüpte yemek :) hiç yadırgamadın üstelik.. 

O yaz 2 ayrı düğüne katıldın, evlenmek senin için eğlenmek oldu :) prens ve prensesler  eğlenir dedin. Ve beni de sorguladın. Sizde babamla eğlenmiştiniz dimi diye :)

yine kız kıza bir uzun yol, prensesi de yanımızda katıp memlekete gittik, oldukça güzel bir tatili dönüşte daha kalabalık bir ekiple (teyze dayı kuzen abla) kültürel yolculuğa bağladık. Seninle ören yeri gezme konusunda çekincelerim olduğu halde, bizden daha bi meraklı olduğunu kabul etmem gerekir :) çok uyumluydun kuşum

Kreşten mezun ettik seni, son gününü de arkadaşlarınla pasta keserek bitirdin.. yeni okuluna başlamadan önce şehir içi kaçamak yaptık anne kız :) beypazarı'ndaki o tatlı yaşayan köyü deneyimledik seninle. Önce gitmek istemedin, ama gidince de bayıldın oradaki tüm aktivitelere :) tekrar gelelim de dedin :)

Ama sanırım bu süreçteki en önemli gelişme artık okullu oluşundu, okuldaki ilk günün ortamı algılamaya çalışırken ki kaygıların hepsi gözümün önünde :) neyseki adapte olman çok hızlı oldu ve sen okulunu çok sevdin..

ilk arkadaş manipülasyonlarını, mobbinglerini yaşadın... Senin olayları anlatırken bile arkadaşlarını koruma çaban masumiyetin... ah be kuzum hayat işte tam olarak da böyle :( dilerim o masum kız korunur, ama hayatın her yerinde o okul sıralarında yaşadıklarının dahaları da var!

Aile kavramını sorguladın, daha doğrusu bir çıkarımda bulundun ve bunu sadece gözlemleyerek yaptın. Bir akşam seni okuldan aldığımda, benim bir ailem yok dedin çok canım sıkıldı, acaba okulda bu tarz bir söze mi maruz kaldın da böyle düşündün diye. Sana aksini anlatmaya çalışırken, bana ailenin anne bana çocuktan oluştuğunu, seninse böyle bir ortamın olmadığını söyledin. Oysaki senin çok kocaman bir ailen var kuşum, arkadaşlarının ailelerini inceleyip bu kanaate varman.... Neyseki bu olayı tatlıya bağladık seninle :)

Zorunlu olarak okul kıyafeti giyme durumunu anlamaya ve oturtmaya çalıştın.. Kurallar seni kuşatırken, nasıl esner ki kısmına güzel çözümlerin de oldu hani.. ama tayt da olur dimi anne :)

Fatoş teyzenin bebeğini büyük bir coşku ve mutlulukla karşıladın, bana ben de kardeş istiyorum dedin! direttin! neyseki çok uzamadı ama ara ara yine hatırlatmalar yapıyorsun :)

Bir sabah sesin kısılmış güne başladın, hemen zencefilli bal yutturdum sana, beni ağlayarak yumrukladın :) beni yaktın beni yaktın!... sonra seni cesaretlendirmek için ben de senle bi tatlı kaşığı yedim de aramız düzeldi :) ama sesin de 2 günde yerine geldi be kuşum...

Seni kasım ayında Baban'a bırakarak Trabzon'a gitmem gerekti, anneannen ameliyat olacak diye. Ama öncesinde bunu seninle paylaştım, büyük bir olgunlukla karşıladın, önce bende geleyim desende, hastanede olma sürecini duyunca tamam sen git ben babamla kalırım dedin. ama o iki haftalık süreçte benimle telefonda konuşmadın, iki kez de görüntülü konuşmalarda ağladın :( özlediğini biliyordum, ama mecburi bir ayrılıktı be kuzum... 

Alışveriş için mağazaya girince önce sana değilde bana bişeyler bakacak olsak kıyamet koptu, hep kendine bakıyorsun amaaaa diye... o an anladım ki, sadece almak fikri senin için çok önemliymiş.. ve öncelikli olmak, geride kalma fikrini hiç sevmiyorsun. bunu senle bi etkinlik yapmaya çalışırken de gözlemliyordum ama en basit bir alışverişte bile mutlaka alacak birşeyler bulma konusunda uzmansın!

Yeni yılı Alişle karşıladık.. Kız kıza bu ikinci yeni yıl kutlamamız, çok keyifliydi, ve sen çok mutluydun.. dilerim birlikte daha da geniş bir kadroyla nicelerini deneyimleyelim birlikte :)

geçen yıl evimizi almıştık, bu yılda bize hizmet edecek arabamızı aldık. Gerçi bundan halen haberin yok, sana süpriz olsun diye senle bunu henüz paylaşmadım, teslim alınca seni okuldan onunla alıp sana süpriz yapmayı hedefliyorum kuzum...

okul ara tatilinde bir hafta evdeydik, sen çok sıkıldın, sürekli okulun uygulaması üzerinden kendini oyaladın, ikinci hafta babanlaydın, tam okul açılacaktı kar tatili ilan edildi, o gece tüm Türkiye'yi yasa boğan bir felaket yaşandı... ve biz seninle evdeydik, ben haberleri açtım istem dışı, yıkılan binalar ölen insanlar deprem gerçeğini nerelerin etkilendiğini anlamaya çalışıyordum.. Neden bunları izliyorsun dedin, kendime geldim. tv'yi kapattım ama ara ara pc'den telefondan haberleri takip etmeden edemedim. Kaygı bozukluğu yaşamaya başladım bu sana sirayet etti, o hafta da okullar deprem nedeniyle tatil oldu ve biz evdeydik. Bu süreç benim için de senin için de oldukça sancılıydı :(

Okul yeniden açılınca ikimizde rahatladık, taki şubatın sonunda sen hem beta hem de influenza olana dek :(

Bir hafta da hastlandığın için evdeydik, ama geri sayım başladı 6'ya...

bu yıl iyilik hareketlerimiz Depremzedelere kuzum.. Orada ihtiyacı olan herkes için bağışlar yaptık.. 


Alyoş 6 Yaşında 

Sana 3 doğum günü kutlaması planladık, hatta birini hsonundan yaptık bile, biri babanla doğduğun günde, sonuncusu da Trabzon'da tüm mart bebelerine :)


İyi ki doğdun kuzum, hayatıma bana o kadar iyi geldin ki sen, bazen yorgun olup seni ötelediğim, yeri gelip kendimi yetersiz hissettiğim için çok üzgünüm... Her daim sevecen, saygılı, hakkaniyetli, adil ol kuzum... Sağlıkla, huzurla, mutlulukla ve başarılarla nice yaşlarına

Seni daim seven annen



 



 





15 Mart 2022 Salı

En Güzel Öyküm 5

Biriciğim güzel kuzum 5 yaşına girerken zaman ne de zalimsin demek istiyorum sadece! Oysa ki seninle o ilk temasım, kokunu içime çekişim dün gibi.. neyse duygusala bağlamıycam annecim 😊

Biz her yıl olduğu gibi yine iki savaşçı kadın olarak bu bir yıla da çok şey sığdırdık ✌🏻Bazıları tatsız olsa da çoğu heyecan verici güzel şeylerle yolumuza devam ediyoruz..

Biz seninle bu bir yılda neler mi yaptık özeti aşağıda ;

  • 4. yaş gününde ELSA oldun, Selma teyzenin aldığı o kostümü üşenmeden hemen hemen her gün giydin, Frozen'ın 1 ve 2 bölümlerini bize ezberlettin, öyleki tüm repliklerine kadar üstelik :) ALDIRMA şarkısındaki triplerinse müthişti. Bu elsa çılgınlılğı neyseki çok uzamadı, şöyle bir 6-7 aycık kadar ha ara ara yine o elbiseyi giyip dolandığın oluyor :)
  • Senin için okul hayatın başlamalı mı diye ikilemler yaşadığım ve son anda TFL ve ANKÜ'ye müracaat ettiğim bir süreç yaşadık. TFL kurasında 21. yedek olarak adın okundu. ANKÜ ile online mülakat yapıldı ve sen ANKÜ'ye girmeye hak kazandın ama hem küçük olman hem de pandemi gerçeği yüzünden (okulların eğitime ara verme süreci) kayıt yaptırmaktan vazgeçtim.. Ha yaz tatilimize giderken TFL'den de ddönüş oldu üstelik Temmuz ayında. Oraya da hak kazandın :)
  • Bu süreçte babanla olan sürecimiz de netlik kazandı, zaten yolunda gitmeyen bir işleyişteydik ve net olarak evliliğimizi sonlandırmaya karar verdik, bu durumun sana sirayet etmeyeceğini düşündüm en azından uzunca bir süre zaten ayrı yaşıyorduk. Dilerim de öyle olmuştur..
  • İkinci evcil hayvanın Prensesimiz bizimle yaşamaya başladı, evimize geldiğinde daha 2 aylık bile değildi. İlk günlerde onu kıskandığını düşündüm, sana olan sevgimin bölündüğünü mü düşünüyordun bilemiyorum ama ne zaman onunla ilgilensem hırçınlaştın, neyse ki bu çok uzun sürmedi... O da seninle büyüdü ve 5 martta o da 1. yaşını doldurdu..
  • Ramazan Bayramında kapatmalardan dolayı yine senle evde yalnızdık... Neyseki Seda Teyzen ve Alpiş'le bayramın ilk gününde bir araya gelebildik..
  • Yaz için Dayıların (Selim ve Metin) ve Teyzelerin (Selma ve Serpil) ile bir tatil planladık. Bozcaada ve Gökçeada.. Öncesinde tabi ki tatil alışverişi ki en zevkli bölümdü.. Çok bi heyecan yaptın... Zamanı gelip de yola çıktığımızda bizden daha bi tatilci modundaydın... Anılarımıza çok güzel yerler de ekleyerek devam ettik. Bu tatil dönüşünde de Trabzon'a geçtik. Bu sefer Kurban Bayramı için anneannen ve dedenlerle tatilimize devam ettik.. ve sonra yine Ankara'ya dönüş ve kaldığımız yerden hayatımıza devam ettik..
  • Ağustosta senin için spor araştırmalarına başladım, jimnastik yüzme vb.. Bir çok yerle görüştüm ve tesadüfen bize çok yakın olan bir salon bulduk. Üstelik tam da aradığım konseptte bir yerdi aynı anda sen Jimnastik yaparken ben de Hamak Yoga yapabilecektim. Hemen kaydolduk ve haftanın 2 günü düzenli spor hayatımız da başladı. Ancak senin ayrı benim ayrı hastalıklarımız, ocak ayındaki isteksizliğinde buna eklenince şubatta ara vermek zorunda kaldık.
  • Ağustos sonunda seninle ilk kez İstanbul'a gittik. Dip not ben o şehre aşığım… ve sende istanbul'un gündüzüne ayrı gecesine ayrı adapte oldun… hele beşiktaş maçı sonrası saatler süren ulaşım sorununa bile aldırmadan kafanı omzuma koyup uyudun 😂 hem avrupa hem de anadolu yakasından sunumlar yaptık sana. Tabi arkadaşın Aliş’le 🙏🏻❤️
  • Bu süreçte beni en zorlayan şey kuşkusuz benim COVID olduğum dönem. Zaruri olarak izole olduk, sen 2 haftaya yakın babanda kaldın, ve döndüğünde bir takım dışavurumların olduğunu farkettik. Psikologla da görüştüm ama halen tırnak yeme durumunda bir gerileme olmadı :( bu alışkanlığını nasıl söndüreceğimi de bilmiyorum doğrusu..
  • Hastalık sonrası eve gelirken, babanın evinde bağ kurduğun tosuncuğunda gelmesini istedim, ve ne yalan söylim onu bende en az senin kadar sevdim :) ama evde iki kedi ilgi bakım vb. gerekçelerden zor gelmeye başladı. Onu Teyzene verme kararı aldık.
  • Yeni yılı Seda teyzen ve Alpişle karşıladık..
  • Yaşam alanımızı değiştirmemiz için ön koşullar oluştu ve ben yaklaşık 2 ay yoğun bir şekilde ev arayışına geçtim, ocak sonunda da alacağımız evi buldum :) seninle o eve ilk gittiğimiz gün kendi odanı da seçtin ve benden daha çok orayı kanıksadın... Hatta ne zaman taşınacağız diye de sormaya başladın :)
  • Seneye gideceğin okul için araştırmalar yine yaptım, ODTÜ seçimlerini kazandın ama mali tablodan dolayı Bahçeşehir'de karar kıldık.. Oranın da mülakatına katıldın ve yine kayıt için hak kazandın... ve 2022-2023 yılı eğitim hayatına nerden başlayacağını da netleştirmiş olduk.. Dilerim senin için en iyisidir.
  • Kırmızımıza yani arabamıza veda ettik, Dayın bize arabasını getirdi, sende bir travma oluşmasın diye dayının arabasını ne de havalı değil mi diye sana sundum, ve bingo onu çok sevdin :) hatta bizde bunun gibi bir araba alalım demeye başladın...
  • ve yine mart ayı senin doğum ayın. Bu yıl senin için Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfına bağışta bulunduk.. İyilik hareketlerimize durmadan bu yıl da devam... 15 Mart'ta giyeceğin elbiseden, yaş günü pastana kadar her detaya sen karar verdin :)
ve güzel kuzum ne iyi ettin de geldin... Seninle yol çok güzel...
Her yıl olduğu gibi senin için dualarım da dileklerim de aynı... İyi ol, Hakkaniyetli ol, Dürüst ol, Merhametli ol, Sağduyulu ol, Sağlıklı ol, Paylaşımcı ol, Değerli olanın senin içinde olan olduğunun bilincinde ol, ve en çok da Mutlu ol...

İyi ki Doğdun Kuzum Biriciğim Her şeyim ALYA'M





Nice yaşlarına

Seni hep ve daim seven annen

melek


16 Ocak 2022 Pazar

39

Ne cabuk geciyor yillar…

Ve son zamanlarda ne cok telasem var.. gecen yil uzulduklerim kaygilarim bile ayni degil. Olgunluk denen zamanlarimdayim sanirim..

Bu gece bunlari kaleme almak bile mucize. Oysaki 2 saat once Alyosun manipulatif tavrina ve aglamasina maruz kalip, onu sakinlestirip uyutabilmek icin kendimle baya mucadele ettim. Ve kusum, uyumadan once anneannem ve dedem gelemedi ya ondan agladim demesin mi 🥲 ah duygusal baligim kucuk kizim benim. Neyseki sarildik, bana iyi ki dogdun anne dedi de gecem ve 39’umun ilk dakikalari guzellesti 🎉

Hayat her daim guzel, neden burada oldugunu bilince. Sukredince, seni yaradan o mukemmel guce guvenince ve sirtini ona dayayinca her sey cok guzel

Dilegim… tum derinlerimde yuvama ❤️


{3+3*3 =39}


Sevgiler 

Melek

31 Aralık 2021 Cuma

2022

Herkese Merhaba,

Yılın son günü ve güne minnoşların bağırtılarıyla uyanıp oo nooo gördüğüm tabloda... Şaka bir yana pilemses ve tosuncuk sanırım bir halt yedi ki anlayacaz bir kaç aya :)

Hayat mucizelerle dolu, ve başımıza gelen her şey hayrımıza kuşkusuz....

2021'i uğurlayalım... 2022'yi güzelliklerle karşılayalım inşallah

Önce sağlık, bol bereket huzur ve daim mutluluk olsun bu yılda, işlerimizin rast gittiği yüzümüzün hep güldüğü bir yıl olsun...


Musmutlu bir 2022 dilerim herkese  


Sevgiler 

melek

15 Mart 2021 Pazartesi

Minik Kuzum 4 Olmuş

Kızım Alya'm...

Zaman ne de hızlı akıyor, seni kucağıma aldığım o ilk günün üzerinden tam 4 yıl geçmiş...

Benim canım kızım, biz her yıl bambaşka şeyleri tecrübeliyoruz seninle, 2 ve 3. yaş sendromlarını geride bıraktık derken, erken ergenlik sendromu gibi birşeyler yaşıyoruz son aylarda seninle :)

ve ben ilkkez senle geçen bu bir yıllık süreci yazmakta zorlanıyorum :(

Geçen yıl sen 3 yaşına girmeye günler kala tüm dünyada etkili olan korona virüs salgını Türkiye'de de görünmeye başladı, virüse bağlı vefatlar gerçekleşmeye başlayınca Pandemi ilan edildi ve peyderpey toplu etkinliklerin sınırlandırılması/kapatılması gibi durumlar gündeme geldi. Okullar, kreşler ve dahası da payına düşeni aldı... ve biz 18 Mart'tan haziranın ortasına yani kreşler yeniden açılana kadar seninle tam 3 ay ev hapsi güncemize başladık..

Yazmakta zorlanıyorum, çünkü pandemiyle birlikte tüm bildiklerimiz, alışkanlıklarımız, aktivitelerimiz bile şekil değiştirdi. ilk günlerde bu süreci kanıksayamadın, sana görmediğin ve bilmediğin birşeyi anlatıp anlamanı bekledim :(. 

Mottomuz "Virüs Var", "hiç bir şeye dokunma", "yanlışkla dokunduysan elini ağzına gözüne götürme" (ki 3 yaşında bir çocuğa dokunma demek ne kadar isabetli olur tartışılır), "ellerini sürekli yıka", bla bla...

Tabi ev güncesinin ilk günleri izole olduğumuz için benim için iyi başlasa da, senin için bu sürece adapte olmak hiç de kolay olmadı. Her gün kahvaltını yapıp benimle oyun oynamak istedin, ve hep aynı cevabı işittin "Çalışmam Lazım, akşamı beklemelisin :(" sen de bu durumu oyunlaştırmak istedin, bazen toplantılarımı sabote ettin, bazen sandalyemi işgal... seni mecburi ötelediğim için daha da inatlaştın, masada kendine yer edindin... Bi ara Tablet'e sardın, bu öyle ileriye gitti ki, bazen tablet elinde uyuya kaldığın bile oldu :(... Eve gelen yardımcımızla bu süreçte yolları ayırdık, ve tüm iş bana kalınca, hsonu bir günümüzde böyle heba oldu, ve bir süre sonra sen de ben de bu duruma kanalize olsak da, ne kadar kalitesiz bir ev sürecinde olduğumuzu farkettik ... Pandemi ile birlikte ilk sokağa çıkma sınırlamaları başladı, site içindeki parka bile inemedik, korktuk ya sitede vaka varsa diye paranoyaya bağladık... sonra yaş sınırlaması geldi... Bu süreç bizi sadece izole etmedi, aynı zamanda bireyselleştirdi, ve yalnızlaştırdı... Sevdiğimiz dostlarımızla, arkadaşlarımızla ailemizle bile aramıza set koydu.. Bayramı bile evde senle yalnız geçirdik...

Haziran'ın ortasında kreşlerin açılmasına izin çıktı, buna en çok sevinenlerden olduğumu itiraf etmem gerekir... Pandeminin ikinci süreci de eski alışkanlıklarımıza yavaş yavaş adaptasyonla başladı, artık hiçi evden çıkıp akşam tekrar hiç bir yere uğramadan eve dönüyorduk... Tüm alışverişler online modda geçiyordu.. Öyle ki, ev sürecinde ayak numaran 23'ten 25'e çıkmış, bunu da ilk izin gününde babanla gezmeye gideceğinde farkettik :).

Tek şükrümüz bizim ve sevdiklerimizin sağlıklı oluşuydu... Temmuz ayında deden teyzen ve dayın geldi, dede'nin sağlık kontrolünden sonra da Trabzon'a bayram tatili için gittik... İşte orada sen de ben de nefes aldık ilk defa :) Doğayla iç içe bir hafta geçirdik. Dönüşte sen'le ankara'ya yalnız döndük... Büyüdüğünü ilkkez orada fark ettim, o kadar makul ve iyi bir yol arkadaşıydın ki canım kızım.. Ha bir de yolda bize eşlik eden bir bücür daha vardı. Senin ilk evcil hayvanın Tosi :). Anaanenle Dede'nin sana hediyesi... İsmini sen koydun :)

Pandemi nedeniyle madem çıkamıyoruz, evde bir oyun alanı yapalım dedik ve sana büyük balkonu hibe ettim... Oraya su havuzu aldık, yastıklarımızı attık.. Hsonu mayonu giyip şıp şıp suda oynadın, havluna sarıldın dondurma yaladın... arada arkadaşların Ada ya da Alper'de hsonları bize eşlik etti... 

Eylül ayında eyvah yaz bitti ve biz hiç birşey yapamadık telaşıyla, en azından hsonları yakın mesafe kaçamaklar yapalım dedik, bazen Fatoş Teyzenler, bazen de Seda Teyzenlerle günü birlik etkinlikler yaptık... 

ve Kış geldi... Sen ne ara Elsa'yı keşfettin? Bana sürekli ondan bahseder oldun... Yeni yıl hediyen olarak sana Elsa Bebek  aldım, sonra tuttun Anna yok ama dedin, Anna'yı da aldım bu sefer Olaf dedin :) . Ben de sana kar yağınca Olaf'ı biz yapalım dedim :).... 

Kıyafet konsunda çizgini belirledin, tek seçenek tütü etek :(, ne alsam kulp taktın giymedin, o tül eteklerle prenses'e bağladın.... VE doğum günü hediyesi olarak teyzen sana Elsa kostümü aldı.... gün içinde 10 kez giy çıkar yaptın... Elsa'nın Aldırma şarkısını söyledin, kareografisini ezberledin.. 

ve doğum gününe bir hafta kala 8 Martta 25 kuruş yuttun :( o kadar akıllı bir bıdıksın ki, gelip hemen söyledin, iki günlük hastane maceramızı da bu bir yıllık sürece sıkıştırdın :)

ve ben bu süreçte senin ne kadar makul, anlayışlı, sevgi dolu, merhametli ve dürüst bir çocuk olduğunu kelimelerinden hareketlerinden duruşundan gözlemledim... Bana öyle cümleler kurdun ki, bazen benden daha anlayışlı olduğunla yüzleştim... Ama halen bana telefon gelse çıldırıyorsun, değişmeyen tek şey bu bir yıllık süreçte o oldu :). Benim telefonda konuşmam hiç sevemediğin bir olay! ki haklısın da kuzum, bu pandemi, anne kız sürecimizin kalitesini o kadar çok etkiledi ki, önceden yaptığımız birçok şey değişti... daha az oyun oynar olduk, daha az etkinlik yapar olduk, daha az gezer olduk... ev içinde kitaplarımız, animasyon filmlerimiz, temizlik günümüz, ütü günümüz, yemek günümüz gibi değişkenler var bu süreçte....

Yine de sana ne kadar teşekkür etsem azdır bilirim.... Bu sürece öyle güzel uyum sağladın ki... Biriciğim benim...


Bu yılki iyilik hareketimiz Kızılay'a bağış yaptık senin için...


İyi ki doğdun güzel yüzüm, gözlerim, nefesim... Varlığın için ne kadar şükretsem azdır.... Nice sağlıklı, huzurlu mutlu yaşlarına bebeğim....




Seni daim seven annen









16 Ocak 2021 Cumartesi

83'un 38'le DANSI...

 Ve 38 mi olduk simdi?


Yillar akiyor ve yas basini almis gidiyor... 40'a sayili yillar kala... bir yas daha almis Melek insan!

Pandemiden kayip yili saymasak olur mu demiycem! Cunku insanin sinirlamalarla gecen surece direncini, sagligin kiymetini, sevdiklerimize olan ozlemi ve sayamayacagim bircok seyi deneyimlemek, kendi ic yolculugumuzda bir sureci baslatmak icin bilakis tesekkur edilesi bir olay olarak kabullendim, icsellestirdim.. ve her daim yolculuga devam!


83ᗛᗚ38 yaptik bu yil.... dogdugum yilla yasimin aynalandigi muthis bir yil olsun kendi icimde sonsuz dongumle bu seferde yoluma devam diyeyim..


her yil oldugu gibi yine kendime notlarla;

Sagligim kiymetli, ailem kiymetli, dostlarim kiymetli, isim kiymetli, sahip oldugum ve olma potansiyelim olan hersey kiymetli...ve bu kadar kiymete sahip olmakta cok kiymetli...


minnosumla sevdiceklerimle saglikla huzurla gececek bir yas olsun... 


onceki yillar gibi kucuk tatil kacamaklari rotalari planlayamasamda an'da kalip sukredip devam etmek cok guzel


e o halde heppili heppili 38 !



Sevgiler,

Melek

8 Nisan 2020 Çarşamba

Evde Kal Günleri... Adı KORONA

Herkese Merhaba,

Evde 3. haftayı tamamlıyorken, bu da şurada dursun diye yazmak istedim! Sanırım doğum iznimden sonra evde en uzun kaldığım dönemdeyim :) Tek farkla Alya büyüdü... Ve h.içi çalışmam gerektiğini bildiği halde beni sabote etmek için her yolu deniyor. Biz zaten  1 yılı aşkındır anne-kız güncesinde olduğumuz için süreç ekstra farklı işlemiyor, sadece daha yorucuymuş evde çocukla çalışmak!

Korona'da gidişat korkutucu olsada, tedbiri elden bırakmadan sonuçları izlemeye çalışıyoruz bir evin içinde! Alya artık neden dışarıya çıkmıyoruz diye sormuyor... Evde olmamız gerektiğini kanıksadı. Dışarı çıkma aktivitemiz şimdilik balkona çıkmak şeklinde. Her gün aynı rutinde hayatımız. Sabah kalk kahvaltı yap, iş için masaya otur (bu bölüm de Alya defalarca arıza moduna geçmeyi huy edindi), öğle arası kavramı yok... Etkin çalışma hedeflenen. Acıkınca öğle yemeği denilen şeyi 2-3 sularında ye, genel ihtiyaç molaları için 5-10dk ara ver... Akşam mesai saati bitiminde mutfağa gir akşam yemeğini hazırla ye! Sonra Alya uyuyana kadar istediği her aktiviteyi yap... Hsonu ctesi günleri temizlik, pazar tüm gün Alya'nın istediği aktiviteler... Sonra h.içi için yemek planla.... ve Al baştan yeni bir hafta... ve yine aynı tadında! Anne olmak, evde olmak, küçük bir çocukla sınırlı alanda kalmak, iş kadını olmak... Her şey biz kadınların sırtında :(.

Tabi bu yoğunlukta kendini unutmuş bir ben! Şuan bunu yazmak benim için paha biçilemez bir şey... Kendime zaman gibi! içimi akıtmak, bu ev hapsi süreci bittiğinde neler yapılacağını düşlemek (derken düşlediğim bir şey de henüz yok, sadece kapatılması gereken bir hesap var çok uzadı onu halletmenin derdindeyim)... Korona bit lütfen!!!

Ayaklarımı uzatıp, elime bir kitap alıp, fonda hafif bir müzik... yapamadıklarım arasında, ve sanırım en özlediğim şey de! Tabi bu sırada Alya dk'da 100 kez anne demeden, üzerimde zıplamadan, kitabımı benden önce bitirmeye çalışmadan kendince odasında oyun oynuyor yani hayal ya, öyle hayal ettim :)

Her şeye rağmen sağlık olsun, bu günler de geçer! ve Yeter ki, sevdiklerim de sağlıklı olsun... Kavuşmak, kucaklaşmak onlar da olur....

Sevgiler,

Melek


15 Mart 2020 Pazar

Mini Mini Bir "3" Bırakalım Şuraya! Alya 3 Yaşında :)

Kalbimi Isıtan Can Damarım! Kızım; Hayatımın En Anlamlı Hediyesi Emaneti...

Bugün 3. Yaşımıza merhaba dedik seninle....

Biz 2'den 3'e geçerken neler yaşadık, hangi yollardan geçtik, neleri tecrübeledik, nelere hoş geldin dedik ve nelerle vedalaştık? Geniş bir özeti senin için aşağıda;

Öncelikle kabul etmek gerekirse, 2 yaşının hakkını fazlasıyla verdin! "Terrible Two" buram buram iliklerimde hissettim :) Canın sağ olsun aşk kuşum... geçti gitti, simdi 3 yaş sendromuyla tanışıyoruz :)

  • Biz seninle 3 Mart 2019 itibariyle anne kız güncesi tutmaya başladık... Biz; iki kadın, arada 34 yıl gibi ciddi bir jenerasyon farkı olsa da birbirimizi çok güzel tamamladık: zaman zaman ben çocuklaştım, yeri geldi sen çok olgun biri gibi yansıdın bana!
  • Yeni hayatımızın ilk haftasında ilk dışa vurumunu yaşadık... Bir şeylerin yolunda olmadığını hissettin, ve hissettirdin :( ve sürece olumlama yapmak için 8 mart'ta psikolog koltuğuna oturdum!  
  • 23 nisan 2019'da ilk anne-kız tatilimizi yaptık, hatta ilk uzun yol tecrübesiydi de bizim için.. Mudurnu'da oldukça sevimli ahşap bir evde teknolojinin olmadığı huzurlu bir gece iki günlük tatil yaptık seninle! Dönüşte Abant Gölünü gör istedim, karlı haline bende ilk kez seninle şahitlik ettim...
  • 16 Mayıs 2019'da beni çok korkuttun... Çözümlemek için bir de Psikiyatr görüşmesi ayarladık. Ve o zaman net bir ifadeyle asıl sorunun ben de olduğunu bana anlatmış oldun! Sen ve tüm çocuklar için sevgi = anne demekmiş meğerse... Hiç kimse olmasa da anne olsun sadece! Normalleşmek gerekirmiş.. Siz bücürler tüm duyguları mıknatıs gibi çekiyormuşsunuz, sinirliysek sinirli, mutsuzsak mutsuz, öfkeliysek öfkeli, vb... ve bu duyguların gerekçesini bilmeyip anlamlandıramadığınız için o duyguyla baş edemeyip dışa vurum yaşıyormuşsunuz :(. Kısacası görüştüğüm tüm uzmanlar benim normalleştiğim zaman senin de normalleşeceğini ifade ettiler! ve senin için bir adım daha atıp eklemeler yaptım sinir sistemim üzerine :)
  • Haziran'da Aliş ve seninle Karadeniz'e memlekete oldukça uzun olan bir yola çıktık... tabi akıllandığım için uyku saatine getirme uyanıklığı yaptım, yol boyunca mışıl mışıl uyudun... Dayın bizi Samsun'da karşıladı.. Hatta seni zorla uyandırıp kahvaltı yaptırdık, sonra Hayvanat Bahçesine gittik... oradan Serpil teyzene ve gece de Anneannen, Deden, Kuzenlerin ve Selma teyzene kavuştuk :).. Bayramı Trabzon'da karşıladık.. Dönüş yolunda Anneannen ve Deden bize eşlik etti..
  • Temmuzda olukça güzel bir Ege rotası belirledik, Selma Teyzen ve Selim Dayın'la birlikte ilk yaz ve deniz tatilimizi yaptık... Suyla ilk buluşman pek iç açıcı değildi, koala gibi yapıştın, hadi gidelim istemiyorum repliklerini tekrarladın durdun :) denizden keyif almayıp, havuzu sevmen de ayrı bir ironi.. Tabi Selma teyzenin çabası takdire şayandı... 
  • Ağustos'un ilk haftasında (Kurban Bayramında) senle ilk otobüs yolculuğumuzu yaptık Ordu'ya (Serpil Teyzen ve Metin Dayına). Otobüse binerken uyuyordun, uyanıp nerede olduğunu fark ettiğinde ki tepkin olaydı :). "Ama bu uçak değil, uçak değil bu anne" :). Ayın son haftasında da rota bu sefer Akdeniz'e döndü. Antalya'da çekirdek aile ekibimizle deniz tatilimizi yaptık seninle... Sen çok mutluydun, tatil bitimi yine biz iki kafadar yolu tamamladık.. Yolu uzattık hatta, Salda Göl'ünü de senle keşfetmek istedim.
  • Eylül'de dedenin sağlık problemi patlak verdi, Ankara'da tedavisine karar verildi... sen uzun soluklu tatillerden dolayı kreşte adaptasyon sorunu yaşadın :(
  • Ekim ve Kasım ayında, evde Anneannen ve Dedenle geçen çok güzel bir 2 ayımız oldu :). Ekim'in son haftasında Anneannen ve Dedenle Kapadokya tatilimizi yaptık birlikte.. Serpil Teyzen Dr'a ya başladı, ve o da bizim küçük mutlu tablomuzda yerini aldı :) kasım ayının son haftasında beni çok üzen bir mesaj yüzünden anılar köşemizi lav ettim, sen çok üzüldün :( hala o holden geçerken, resimleri niye koparttın diye soruyorsun da... neyse ki odan için yeni köşeler yaptık..
  • Aralık ayında dr kontrolünde artık ameliyat olman gerektiği söylendi... panik halinde 3 farklı kbb uzmanı ile görüşüp ameliyat kararı aldık.. ve senin yeni yıl hediyen olarak sana evde alan yapmaya yani odanı hazırlamaya karar verdim.. her detayıyla uğraşıp kendimi o odayla yeniledim.. sonuçta çok da sevimli bir odan oldu. yeni yılı evde çekirdek kadromuzla karşıladık.. ve sen 31 aralıkta kendi odanda uyudun! ilerleyen saatlerde yanıma gelsen de yeni yıla yatağında merhaba dedin :)
  • Ocak ayının 2. gününde seni ameliyat ettirdik. Dondurma yemedin :) ödemini atman 10 günü buldu... ama sonrasında giderek iyileşen bir tablo çizdin, kreşe döndüğünde yeni güncellemeler yaptık.. evde belli bir rutin için! ve sen buna çok güzel uyum sağladın :)
  • Şubat ayında bir fark ettim ki çakılı kaldığın 11,4 kg üzerine neredeyse 2 kg koydun :) hatta bu gidişatından bir nevi korktum :) kilo aldıramıyorum diye kafayı yerken, kilo verdirme gereği olur mu diye düşüncelere daldım.. ve hatta sana kilo aldırma çabamdan ben de payıma düşeni aldım :(..  Bana sanki biliyormuş gibi ne zaman happy birthday yapacağız diye beklentilerini dillendirdin :) ve benden oyuncak dışında ilk kez farklı bir şey istedin... Bana bot alır mısın dedin? Büyüdükçe daha da bana benzemeye başlıyorsun! Korkarım sen de ayakkabı tutkunu olacaksın :)
  • ve Mart yani doğum ayın da biz bez ile vedalaşmaya karar verdik, başladığımız haftasında her gün 1-2 kazamız da oldu ama olsundu :), artık ben büyüğüm algısı oluşmaya başladı sende... Bugün (13/03/2020) kreşe giderken benden simit istedin, ama aldığımda onu yemeden elinde tuttun, kreşin kapısında seni karşılayan öğretmenlerine bak simit getirdim, arkadaşlarımla yiyeceğim dedin! Bu o kadar anlamlı ki minnoşum... Paylaşmayı öğrenmiş olman çok özel bir davranış.. Bencillikten hep uzak kal, ve hep paylaşımcı ol... Hayat paylaşınca çok daha güzel oluyor 
  • Kuzum ne iyi ettin de geldin hayatıma! güzellikler kattın bana. senle yeniden öğrenmeye kendimi geliştirmeye açılımlar yaptım... ve öğrenip hayatımıza almaya da devam ediyoruz her şeyi...
Kısacası 2'den 3'e geçerken hesapta olmayan şeyler vuku bulsada; hayal edemeyeceğim kadar güzel şeyleri de beraberinde getirmiş ve tam da dilediğim gibi; bol seyahatli, bol öğrenmeli, bol büyük aile saadetli,  bol oyunlu ve aksiyonlu bir yıl ve yaşı geride bıraktık... ve çok şanslıyız minnoşum! en büyük zenginlik aile.. Yalnız olduğumuzu düşünürken onların hep yanı başımızda olması da tesadüf değil! Planların planlayıcısı.... 

Not: Tatil dedim mi ilk aklına gelenler Anneannen, Deden, Teyzen ve Dayın oluyor :)... Gerçek sevginin ne demek olduğunu gerçekten tanımlayabilen siz bücürler... Bu aile kaya gibi sağlam, sırtını doğru yere yaslamaya devam et olur mu? Sürekli hafızanda canlı tutmaya çalıştığım Rahmetli Teyzen'de rüyalarında öpsün koklasın seni...

ve

Bu yaş günündeki iyilik hareketimiz; Lösev'e bağış yaptık senin için...

iyi ki doğdun kuzum... iyi ki varsın! benim tatlı anlayışlı sevgi dolu meleğim

seni çok seviyorum

My Little One


annen




16 Ocak 2020 Perşembe

2020 ve Yaş 37

Herkese Merhaba,

30'lu yaşları takip edemeyeceğim bir hızla tamamlarken fark ettim ki, her güne yeni bir hikaye yazmak gerek. Alınan her nefesin bile sayılı olduğu gibi bir gerçek varken, boşa geçen her an hayatımdan bir kayıp sadece... Her yaş ömür defterinden bir yıl daha eksiltiyor!... ve bugün kalan ömrümün ilk günü

ve ben 2020'ye acayip şeyler yükledim, içindeki 0'lar ve 2'lerden mi yoksa 2019'un aşırı buhranından mı bilemiyorum ama bu yılı kızımla güzel tamamlayabilmek hedefim...

Bu yıl, önemli adımlar, kararlar ve uygulamalar yılı olsun benim için... 40'a ramak kala artık daha bir emin, daha bir kararlı ve daha bir istikrarlı ilerlesin her şey!

Önce Sağlık, sonra huzur yakamızı bırakmasın...

Sevdiğim insanlarla hep bir arada sarmaş dolaş bir yıl yaş olsun yine..

Bütçem elverdiğince etkinlikler planlansın, yeni keşif alanları, müzikal şenlikler ve dahası

Aşk hep olsun 💗

Minnoşumla hep ve daim kaliteli zamanlar, oyunlar, aktiviteler, munzırlıklar 😍


ve hoş geldin yeni yaşım artık "37" matematiğinde güzel ⇀ asalsın, asilsin  benim gibi



Sevgiler

Melek



19 Aralık 2019 Perşembe

Anne Olmak Hep Vicdan!

Merhaba,

2020’ye sayılı günler kala içimde koca koca şeyleri söndürmüş ve hedef belirlemişken, hafta başında pediatri doktorumuzun üzerinde dikkatle durduğu konu üzerine tekrar gerilimlere açılım yapmak... Geçen yıl bu zamanlarda 2018’i bitirelim diye pozitif çağrılar yaparken, 2019’un son demlerinde de kızım için ameliyat kararı almaya çalışmak? Anne olmak hep mi vicdan? Biliyorum sağlıklı gelişimi için bu operasyon olmalı ancak küçücük bünyesiyle bunun üzerinden en sorunsuz nasıl kalkar diye düşünmeden edemiyorum. Bugünkü Kbb kontrolünde de ameliyat üzerinde ciddiyetle duruldu. Yarın da başka bir uzmanın görüşünü alacağız, bakalım onun yaklaşımı nasıl olacak? İnşallah küçüğüm için en hayırlı olan olsun!..
Ben de onun mevcut durumundan dolayı çok konforlu olmadığının farkındayım, gelişimine, yemesine ve dikkatine kısacası tüm hayatına olumsuz yansıyor..
2020’ye güzel mesajlar yollamaya çalışırken es alıp kızım için de olumlamalar yapma vakti!
Güzellikler getir! Huzur getir! Sağlık getir!

Yenilenmeye benim de kızımın da fazlasıyla ihtiyacı var...

Sevgiler,

Melek

5 Temmuz 2019 Cuma

Kalbim Ege'de Kaldı...

Herkese Merhaba,

Bir gecede oturup belirlediğim rota'yı devreye almaya saatler kala, hadi sizle de paylaşayım dedim.
Kardeşlerim ve kızımla ilk tatilimiz olacak, inşallah güzel de olacak...

Çıkış noktası Angara, ilk durağımız Balıkesir Cunda... 3 gece konaklama, tarihi sokaklara dalma, geceleri denize nazır demlenme, gündüzleri de deniz bla bla..

Sonraki rota İzmir Alaçatı, gecesine hakkını vermece, oradan ver elini Şirince, 1 gece de orada tadımca...

Ve son durak Muğla Datça, 3 gece de sana doymaca...

Detaylı anlatımsa tatil soınrasına ;)

Sevgiler,

Melek

13 Haziran 2019 Perşembe

Bayram'da Karadeniz Çıkarması...

İçinde bolca huzur barındıran bir yolculuk....

Yenilenmiş olmak, hücrelerime kadar üstelik :). Aile müthiş bir şey.. Koşulsuz sevmek, sevilmek, hissedilmek..

İyi ki dediklerim, iyi ki varsınız, bir kez daha ne mutlu bana ki dedirttiniz...

Yolculuğun Ankara-Samsun arasını Alişimle bol muhabbet, bol bol çay-kahve-sigara molası alarak yaklaşık 5,5 saatte tamamladım. Sonra Samsun Otogar'da Gardaşımı beklemece faslı, belki uyuruz umuduyla bir 3,5 saat beklemece. Yolculukta uyuyup dinlenen tek yolcu kuşkusuz minnoşum Alya'mdı. Dayısı geldi, biz kahvaltı için merkezde bir mekana geçtiğimizde tarafımca uyandırıldı :). Ve gözlerini açar açmaz ışıldadı... Gülücükler dağıtarak dayısına sarıldı, minnoş bile Karadeniz'in karşı konulmaz huzuru ve mutluluğuna uyandı... E ne de olsa Karadeniz genlerinde var ;).
Ctesi günü kahvaltı-hayvanat bahçesi-çocuk parkı ve deniz sefası ile 11:00'e kadar Samsun'da 11:00'den gece 00:30 civarına kadar da ikinci durağımız Ordu'da devam etti. Tabisi Bidenem ve Gönüldaşımın ev sahipliği eşliğinde... Ben biraz uyuyup kendime geleyim desemde Alyoş sağolsun fırsat vermedi :). Ve 00:30'dan 02:15'e kadar da son durak memleket paşasına yol almaca, yol üzeri Alişim'i bırakıp eve sevdiceklerime kavuşmaca... Tabi hoşgeldin hoşbulduk muhabbetini kısa kesip dişlerimi fırçalayıp soluğu yatakta aldığımı itiraf etmeliyim ve pazar gününü neredeyse yatakta geçirişim :)...

Ama ailemle bir sofranın etrafında toplanmak o nasıl bir keyif anlatılmaz yaşanır.. Diğer iki kuzum Azra'm ve Asya'mda evde hazır olunca değme keyfime...

Trabzon'a her ayak bastığımda saçıma da bir bakım yaptırırım ki Ali yine harikalar yarattı... Saçıma altın dokunuşlarını yaptı..

Sonra Bayram faslı... Bir kuble huzur yeri Maçka'da... Gece geç saatlere kadar tüm sevdiklerimle semaver keyfi... çocuklaşmaca oyun fasılları ve dahası...

Nedense her memlekete gittiğimde aynı karşı konulmaz hislere gebe kalıyom, dönmek istemiyorum...

Sevdiklerimle olunca başka kimse olmasın, sonsuza kadar o anda kalayım kafası oluyor.. Vazgeçemediğimiz mekanlarda laklaklarımız... Uzun sokakta volta atışlarımız, bir pide keyfi için Sürmene'ye gidişimiz :) Çay için Faroz'a uğramadan olmaz deyişimiz... aynı dili konuşup, aynı şeyleri yapmaktan hiç sıkılmadığımız o mini çoğunluk bana hep yetiyor, hep onlar olsun gerisi boş dedirtiyor. Çok çok ihtiyacım vardı, aylardır kafa dumanlıydı yorgundu lakin, oraya gittim reset attım geldim... Üstelik yanıma Annem ve Babamı da katarak... Daha ne isterim ki? 

Darısı Temmuz Planımıza...

Sevgiler,

Melek




13 Mayıs 2019 Pazartesi

Kızımla 3. Anneler Günüm..

Iyikim Alya’m...

Anne olmak tabiri yerindeyse tam psikopatlık 😂😂... bu ruh hali enteresan.. Kişi anne olunca hormonların saldırısından mı, beynin mutluluk merkezinden mi bilemem ama kesinlikle bir baskalaşım yaşıyor.. ben minnoşumun içerdeyken ilk dönme ve tepiklerinden sonra kafayı zaten kırdım net 😂😂


Alya’m iyiki varsin kuzum! Annen 36 yıllık yaşama birçok şey sığdırdı kuşkusuz ama senle geçen yaklaşık 26 ay ve içerdeki 10 ayı da sayarsak totalde 36 ay eder (Allah’ım bu da mı tesadüf 😂😂 matematikle imtihanım.. -Gizli şifreler var hep hayatımda, düğümü çözersem rahatlayacam.-) başka bir Melek var. Seni kucağıma aldığımda annem destekçimdi, uzun süreli yanımda kalamadığı için sana iyi bakabilmek için kendimi baktırmaya yine anneme koştum.. 3 aylıkken sen, teyzen'in hastalığı yüzünden yine anneanne yanında soluğu aldık... sonra sen 6 aylıkken geri döndük ve 9. ayına kadar da yine senle yalnızdık.. Sonra Mari'li geçen bir 6 ay, sonra kreş ve senle yine hep yalnız ilgilenen annen!.. bazen çok yoruldum, bunaldım, yemek direniş hareketlerinden yıldım falan, ama senle geçen her günüme şükrettim, bugünlerde daha da çok şükrettiğimi bilmeni isterim, bana ilaç gibi geliyorsun.. Bana anneliği tattıran afacanım seni çok seviyorum... Son zamanlarda ramazanın etkilerinden mi bilmiyorum ama fazlasıyla sesimi yükseltiyorum sana, çok özür dilerim senden! Ama arkamı dönüp iki dk seni yalnız bırakamıyorum, hangi ara beceriyon onca işi (?) çok maharetli hatunsun valla.. Hele boyunun yetişmediğini sandığım pikaptan çalar halde plağı çekip çizmen bomba etkisi yaptı bilesin.. 😂 ilerde gösterecem, Frank Sinatra’nın -ki çok beğenirim yorumunu- özel seri plağını hallettin kuşum. Allah’tan takılma yapmıyor ama çizik olan bölüm geldiğinde "tık" sesi sabit ✌🏻

Yeterki sen iyi ol, mutlu ol, sağlıklı ol... bunlar anılar defterimizde fixlensin... ilerde senle bakıp yaddederiz kimbilir? 

My little ONE



Seni çok seviyorum kuşum...

Alya'nın Annesi


24 Nisan 2019 Çarşamba

Teknolojinin Olmadığı Bir Huzur...

Herkese Merhaba,

23 nisan tatilini fırsat bilip minik kuşumla ilk anne kız tatilimizi tecrübeledik.. Yolda minnoş biraz mızırdadı bir kısmını uykuyla geçirdi falan, ama yaklaşık 3 saatlik mesafede sorunsuz bir yolculuk yaptığımızı ifade edebilirim.. Gittiğimiz yerse Bolu Mudurnu'ya bağlı Bekdemirler Köyü'ndeki bir tesisti. Bungalov evlerin olduğu önünden deresi akan oldukça sessiz ve huzurlu bir lokasyon.. Son zamanlarda yaşadıklarımı düşününce benim için pahabiçilmez bir kaçış rotası oldu... Bir gece geçirdik gayet de güzel geçti, hatta Alyoş dönmek istemedi, gidişte Nallıhan üzeri gidip, dönüşte Abant üzeri döndük, minnoşuma Abant'ın karlı silüetini de gösterebilmiş oldum... Sizinde arada bir kendinizle başbaşa kalma ihitiyacınız olursa gidilecek rotalar arasına almanızı şiddetle tavsiye ederim. Tesisin mutfağı karadeniz ağırlıklı, pide balık çeşitleri veriyorlar. Ancak benim gibi yanınızda minik ve yeme sorunu olan misafirler olacaksa onun için yanınızda birşeyler götürmenizi ekleyeceğim.. Daha önceki tatillerimizden tecrübeli olduğum için, yanıma çorba, meyve ve kuruyemiş almayı ihmal etmedim :)...

Yolculuk Başlasın :)

Kaldığımız Ev









Serin Vadi Ahşap Evleri

Abant
Abant
Not: Tesiste gsm operatörleri çekmiyor, internet yok... iletişim için odalarda dahili telefon bile yok :) Herşey eski usül, yüzyüze iletişim... Acil görüşme yapmanız gerekirse, yola çıkıp 2-3km Bolu ya da İstanbul istikametinde yol alırsanız, hat geliyor ;)

Sevgiler,

Melek

15 Mart 2019 Cuma

Güzel Alya'm "2" mi Oldun..

Canım Alya'm...

İçerde msafir olarak geçirdiğin süreci saymazsak seni kollarıma alalı 2 koca yıl devirmişiz...

İlk kahkaha atışını, ilk dişini patlatışını, ilk bir yerlerden tutunup kendini kaldırışını, ilk adımlarını, net bir şekilde Anne deyişini ve boynuma sarılıp beni ilk öptüğün günü...  ve bunlar gibi sıralayabileceğim nice tecrübelerimizi senle ki iyiki senle geçirdiğim her anı bir armağan saydım! Sen bana mutlulukların en büyüğünü ve en gerçeğini yaşatıyorsun... Senle yenilendim, tazelendim, 1 milyon kaplan gücüne büründüm.. hiç bir yangından selden depremden velhasıl felaketlerden korkmaz oldum! sen bana öyle iyi geldin ki.. Bazen sana yetemeyip sesimi yükselttiğim, sana birşey olacak korkusuyla seni tedirgin ettiğim anlar oldu, ki o anlar için ciddi vicdan muhasebesine düştüm... 

İlerde nelerle karşılaşırız, bizi neler bekler bilemem ama, bildiğim tek şey varsa o da nefes aldığım müddetçe hep yanında ve sadece bir nefes kadar uzağında olacağım kızım... 

Biz 1'den 2. yaş'a geçen sürece neler sığdırdık senle ? 
  • 13 aylıkken sen ilk Yurt dışı tecrübemizi yaşadık. ve anladım ki sende anan gibi tam bir gezintisin, bu da senle dünyanın her yerine soru işaretsiz gidilir demek 😉  
  • Sen daha 15,5 aylıkken kreşle tanışmak zorunda kaldın 😌, sana ev konforunda bakım sağlayamadığım için çok üzgünüm bir tanem, ilk bir hafta da sanırım anlamadın ortam da farklı geldi, sonra gitmek istemedin direndin ağladın... sonra periyodik olarak süre gelen hastalıklarla tanıştın... Büyük adamlar gibi horlamaların artınca olaya aykıldık iyi mi? Geniz eti, kulakta sıvı birikimi, sürekli tekrarlayan solunum yolu enfeksiyonların derken hastane ziyaretlerimiz haftada iki bazen bire indi! Bir hafta iyiysen, haftanın sonunu burnun sümüklü kapadın!
  • Beni bu bir yıl içinde en çok yoran sanırım yemekle olan imtihanımız oldu... aşırı seçici ve inatsın! severek yediğin talep ettiğin şeyleri de bir süre sonra sıkılıp bıraktın... ve artık sana ne yedireceğimi şaşırmış durumdayım! onayını almadan hiç bir şey teklif edemeyceğimi öğrettin bana... gerçi arada bir zencefilli bal alternatifi göstererek bir şeyleri hilen ve cebren yedirebildiğimi itiraf etmem gerekiyor 😂
  • Ve dadın gittikten sonraki sürecimizde... Hep yalnızdık neredeyse... Seni yalnız büyütmeye ve sana elimden geldiğince yetmeye çalıştım, inşallah bu süreci elime yüzüme bulaştırmadan sana fayda sağlayarak tamamlayabilmişimdir...
  • Teyzeni Asilzademizi kaybettik... birinci yaş gününde seninle birlikte olabilmek için, seyahat engeli olduğu halde 15 mart 2018'de seni kucaklayabilmek için yanına gelmişti, yarın o olamayacak kızım artık sadece fotoğraflarıyla anabileceğiz onu 😪 ama sana çok güzel iki abla bıraktı! seni hep sevip koruyacak iki meleğin daha var bu hayatta!
  • Kasım ayında (2018) radikal bir kararla gece emmelerini bıraktırdım sana, memeyi tuzladık, sana da süt tuzlandı dedik... sen de kendi memelerini gösterip "bakk tuşşlu" dedin! 
  • İlk kbb kontrolüne de kasım sonunda gittik, ve horlamalarının teşhisini koyduk! sanırım rutin kontrollerin ve aşı sendromunun üzerine ilk travmatik muayane tecrübeni bu muayanede yaşattık sana... ağzından burnundan kulaklarından kameralı kontrollinggg... üzgünüm bebeğim herşey senin sağlıklı olabilmen için! 
  • Son zamanlarda en çok çıldırdığım tabi mutluluktan "istemiyom" ya da "he he" deyişin ölürüm sana!!!! beni benden alıyorsun... Hele uyumak istemediğinde süt ve bal istemen 😊, dedesi kılıklı seni, açlığı bahane ediyorsun hep 😂
  • ve ikiye 1 kala 2. yaş kontrolünde sana ikinci kaotik ve travmatik tecrübeni de yaşatmış olduk... Doğumundaki topuk kanı verme olayının üzerinden geçen 2 yılın üstüne senden 3 tüp kan alındı! gelişiminde herşey yolunda mı, vücudunun nelere ihtiyacı var anlayabilmek için yapıldı kuzum.... 2'ye 1 kala bu acıyı sana istemeden yüklediğim için de özür dilerim bebeğim.. seni arabaya bindirip, kreşe giderken yolda uyuya kaldın ama iç çekiyordun hala... 
  • ve bugün 15.03.2019 zorla uyandın... kreşe giderken önce annane deden sonra dayin ve teyzenden ilk tebriğini aldin... gerci, arka koltukta surekli heppi börddey tuuuu diye mırıldanıyordun hatırlatırcasına, sanırım bu konuda da bana çektin 😂
Senin için hep ve sürekli dileğim... "Dürüst", "Hakkaniyetli", "Merhametli", "Vicdanlı", "Ahlaklı", "Sevgi Dolu", "Saygılı" ol! ve Kalbini-Zihnini hep koru ve temiz sakla kızım... 

Hayat hep mutlu ve gülen yüzünü göstersin sana..

Her yaşına bir kalıcı eser olsun istedim.. 
Geçen yıl yani 1. yaş gününe nesli tükenen hayvanlardan evlat edinmiştik senin için...
Bu yıl yani 2. yaş gününe de yeşil bir dünya için fidan hediye ettik doğaya kuzum... senin ve senin gibi bücür 6 arkadaşın için...

Seni hep ve daim seven annen!..

My Little ONE


melek

23 Ocak 2019 Çarşamba

Doğduğum Güne Başka Bir Ülkede ve İlk Gördüğümde Aşık Olduğum Şehirde Uyanmak "AMOR=ROMA"

Bu yazı Roma tanıtımı içermez!!!

Bana ait duyguların dışa vurumudur....

Her yıl yaş dönümümde kendim için yapılacak listesi hazırlarım... Bu yıl geçen yıllardan biraz farklı bir ruh halindeyim, zaten kesin bilgidir.. İçinde 8 olan yıllar kesinlikle bana yaramıyor, nasıl bir ironiyse 83 yılında doğup, 2008'de hayatımın vurgunlarını yiyip, 2018'de kayıplara da gebe kaldım... Doğduğum yıl ne felaketler oldu bilmiyorum, 98'de kendi iç dünyamda kopan fırtınaları hatırlayamamakla birlikte sonra ki 10 yıllık süreçler hep götürdü hep bi baltanın ters tarafından darbeler vurdu!... Tam bitti bitecek kurtuluyorum sevinç naralarım da boğazımda düğümlenen bambaşka sorunların habercisi oldu... tam da işte o sıralar bir gece kafam atıp, ertesi gün planladım Roma tatilimi... önce izni onaylattım üzerine biletleme ve otel rezervasyonu, içimdeyse hep bi gidemeyeceğim kuşkuları vardı ama... Alya'nın bitmeyen gribi, benim boğaz ağrım sinüzit sorunum ve kuru öksürüklerim derken 14 ocak akşamı Ankara Dış Hatlar Terminali'nde oluşum evet gidiyorum beya buradan dönülmez dedirtti...

ve Roma Ocak ayına rağmen çok güzeldin... Siluetin her zamanki gibi büyüledi.. ve mutluydum huzurluydum... iç dünyam ne kadar karanlık olsada senin sokaklarında yürürken beynim bomboştu sadece o anı yaşıyordum... Taki 15'i 16'ya bağlayan geceye kadar... yine karardı dünyam ama bu sefer pes etmek yerine, ertesi güne umutla merhaba de diyebildim gizlice...

Elini bırakmadığım kızım ve sevgilimle...

Piazza Navona
Colloseo
Saint Peter's Square


2019'da kendime notlar...

Kalbini daha da arıt...
Beynini arıt...
Sağlığına dikkat, kaybettiğin kilolar iyi değil bilakis bağışıklığının da düştüğünün habercisi...
Hakketmediğine inandığın ne varsa sil at yeniden yapılandır...
ve Yaşa her zamanki Melek gibi!
Emin adımlarla, sevdiklerine hep yakın olarak, her daim beklentisiz severek yaşa...
2019'u kendine armağan bir yıl olarak gör... ve kendini tamamla

Sevgiyle

Melek

15 Mart 2018 Perşembe

Seninle Geride Kalan "BİR" Yıl...

Sevgili Alya'm,

Senin kokunu içime ilk çektiğim, seninle göz göze ilk geldiğim, seni kucağıma ilk aldığım kısacası mucizem'le tanıştığım ve mucizem'e temas ettiğim o günün üzerinden tam tamına bir yıl geçmiş... 

Geçen yıl tatlı bir telaşe ve yorgunlukla başlayan 15 mart sabahını, hastaneye gidişimizi, sonra sana saatler kala hastanede ki trafiği, annemin babamın sevgilimin bekleyişini, koşa koşa hastaneye gelen Fatoş teyzen ve Batuhan dayını, yüzlerini, heyecanlarını, korkularını o kadar net hatırlıyorum ki yani her şeyi dün gibi, o kadar taze ki.. 

Seni bekleyişte bende hakim olan sana yetememe korkumdu, anne olmak korkmakmış dedim.. bugünlerde bu duygu boyut değiştirdi kızım.. Artık korkum yetememekten ziyade sana yetişememek senle yarınları karşılayamamak oldu.. 

Sen büyüdükçe, geliştikçe yeni şeyler öğrenip keşfettikçe ben de senle yenilenir yeniden öğrenir yeniden keşfeder oldum... İlk kahkahanı daha 2.5 aylıkken duyduğumda öldüm oracıkta mutluluktan... Sonra ilk kelimen "Anne" oldu (ki sen bu kelimeyi daha birkaç aylıkken ve genelde ağlarken söylerdin), çokta manidar bence :) sonra onu "Gel Gel Gel" takip etti (ben işe başladıktan sonra), sonra "Baba" dedin, sonra Mama, sonra Meme ve son zamanlarda "Yapma" 'yı da duyduk senden.. ilk emekleme çalışmalarını da 6. ayının içinde gördük, sonra bi yerlere tutunup (genelde koltuk kenarlarına) sıralamalar takip etti... Ayakta durma çalışmalarına adımlarını da ekledin.. ben işten geldiğimde boynuma koala gibi sarıldın.. Dadın Mari seni almak istediğinde yaygarayı kopardın :), gerçi o küçücük ellerinle boynuma sıkı sıkı tutunman kollarınla beni kocaman kavraman başını boynuma dayaman o nasıl tarifsiz bir saadet! uykuya geçmek için beni yalancı meme gibi kullanmansa kelimenin tam anlamıyla komedi.. memeyi gördüğünde yüzünün aldığı şekil, o laubali tavrın :) babanla en çok  o anlarında güldüğümüzü bilesin... baban fast food'cu muamelesi yapıyor sana.. hele sabahları derin uykuda gibi görüntü verip benim yataktan kalkmamla gözlerini açışın... biyolojik saatlerimiz bile birbirimize çalışıyor kuşum! Dadın seni gün içinde hazırlamak istediğinde giyinmeye direnmeyişin bu bir nevi "melek sendromu", sende anan gibi gezintisin :). Dışarıya çıkacağını anladığında gözlerinin gülüşüne de ölürüm ki.. **Akşamları seni uyutana kadar takla atsamda, sen uykudayken seni özlemek nasıl bir duygu anlatamam sana!

Kuzum ben artık sensiz hiçbir şeyi planlayamaz oldum, es kaza hafta sonu tüm günü senle geçiremediğim zaman kendime kızar oldum... ve senden istemeyerekte olsa ayrı kaldığım her an için senden özür dilerim.. 

Ve Bugün 15.03.2018 senin "ilk doğum günün" ve bugün Emine Teyzen, Asya Ablan ve Necati Deden senin için geliyor kuzum... 

Anılarına hep güzellikler ve mutluluklar dahil olsun..
İyi, dürüst, hakkaniyetli ve sevgi dolu bir birey olarak seni yetiştirebilmekte en büyük arzum.. Dilerim bunlara yetecek kadar yanında kalabilirim..

ve iyi ki doğdun kuzum! Sağlıklı mutlu huzurlu nice güzel yaşların olsun.. my little one!

My little ONE
bana anneliği tattırdığın ve beni annen olarak seçtiğin için sana sonsuz teşekkürlerim...

Seni hep seven annen..

Alya'm
(Doğum detayı: 15.03.2017 / 14:32 / 2995gr / dr. burcu saygan karamursel / Ankara TOBB ETU)

melek

14 Şubat 2018 Çarşamba

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...