Roma içinde bir ülke, Hristiyanlığın yönetsel merkezi Vatikan! Bir numaralı vatandaşı ise Papa, toplamda 1000 kişilik nüfusa sahip olan bu ülke, dünyanın en küçük ülkesi olması yanında, toplam yüzölüçümü de 440 m2. Bu ülke 110 kişilik İsviçre askerinden oluşan sembolik bir orduya da sahip.
Etkileyici bir atmosfer, sınırlarına girdiğiniz andan itibaren San Pietro meydanı, Bernini Sütunları ve bu sütunlar üzerindeki havarilere ait heykeller, San Pietro bazilakası, müzeleştirilmiş şapeller (en önemlisi de Sistin)!.. Kısacası, İtalya'ya değer katan birçok değerli sanatçıya ait eserler, burası kelimenin tam anlamıyla olağanüstü!!!
Accık tarihe değinelim : Aziz Pietro, Hz Isa'nın 12 havarisinin en önemlisiydi. Bilinen tarihsel süreçte Hz Isa çarmıha gerildikten sonra, Pietro, kardeşi Andrea, Meryem Ana ve Yahya kudüsten ayrılıp önece Antakya'ya ulaşmış. İlk hıristiyan cemiyeti orada kurulmuş ve dünyada ilk kez Hz Isa'ya inanlara Hristiyan adı verilmiş. Ardından Efes'e geçilmiş. Meryem Ana'yla Yahya Efes'te kalmış. Pietro ve Andrea ise Yunanistan'a yol almış, ordan da Pietro Roma'ya ulaşmış. Dönemin İmparatoru Neron'un bugünkü Pietro bazilikasının bulunduğu yerde hipodromu varmış. Burada at yarışları ve müsabakalar düzenlenirmiş. Daha sonra da Hristiyanlar, Hz Isa gibi çarmıha gerilip öldürülürmüş. 64 ya da 67 yılında tam tarihi bilnmemekle birlikte Pietro'da çarıha gerilmiş, bu esnada "Isa gibi öldürülmeye layık değilim" diyince, baş aşağı çevrilerek öldürülmüş. Hristiyanların Ruhani babası olarak bilindiğinden, onun değerini bilenler yakın bir mevkiye gömüp daha sonra üzerine anıt mezar yapmışlar. Hz Isa, Pietro'ya "Senin adın Pietro (taş), yattığın taş dinin merkezi olacaktır.." demiş. Hristiyanlık 313 yılında Milano Fermanı ile serbest din olarak ilan edilince, Hz İsa'nın İncil'de bilinen sözü üzerine Pietro'nun yattığı bu yere (324 yılında) ilk bazilika inşa edilmiş. Yangın, sel, istila , savaş, deprem gibi birçok şeye de maruz kalmış. Daha sonra Papa II. Giulio tarafından bazilika yeniden yaptırılmış. Yapımında Bramante, Rafael, Michelangelo, Bernini, Maderno, Della Porta, Fontana, Ligorio, Vignola gibi dönemin en önemli sanatkarları davet edilmiş. Bazilikaya ait kubbenin (Cupola) çapı 42,5m, yüksekliği 132,5m ve dıştan 135m.
Bu kadar tarihi bilgiden sonra gelelim gezimize;
Buraya metro ile ulaşım oldukça rahat. Biz öyle yaptık :). Pietro bazilikasındaki heykelleri, büstleri incelemenizi şiddetle tavsiye ederim. Herbiri o zamanki olanaklarla yapıldığı halde olağanüstü. Biz bazilikayı gezdikten sonra Cupola'ya çıktık. Girişi asansör kullanmazsanız 5 euro, biz 300 basamak çıkmak istemiyoruz derseniz de asansörlü seçenek 7 euro. Gerçi, asansör de kullansanız, sonrasında yanlış hatırlamıyorsam 150-200 arası bir basamak daha çıkıyorsunuz :). Biz asansör kullandık. Sonra Cupola'dan San Pietro Meyadanı, Vatikanın sınırlarını ve Roma'yı seyreyledik. Manzara müthiş. Ayrıca Bernini sütunları üzerinde küçük görünen heykellerse, bu açıdan bakıldığında oldukça heybetli ki yükseklikleri 6m ! Ve Vatikan Müzesi, görmeden dönmeyin! Giriş için internet üzerinden bilet alırsanız 20 euro. Biz uzayan kuyruklarda vakit kaybetmek istemediğimiz için internetten bileti alıp öyle gittik. Sadece Sistin Şapeli 1 saati aşan bir inceleme gerektiriyor. Dönemin en önemli isimlerinden Michelangelo bir mucize yaratmış! Duvarlar tavanlar resimler/fresklerle dolu. 1503 yılında yapımına başladığı bu şapeli 40 yılda tamamlamış. Her m2'yi özenle incelemek gerek ve gitmeden de fresklere ait tarihi mutlaka araştırın. Ben şanslılardandım, elimdeki kılavuzumla her m2'yi hazmederek ineceleme fırsatına nail oldum :)
Özellikle son yargı adlı resim Rönesans sanatının en önemli eserlerinden. Tavandaki ilk üç panel, Eski ahitteki yaratılışı simgeliyor. Işık ve Karanlığın ayrılışı, Güneş ve Ayın Yaratılışı, Göğün ve Sulların Ayrılışı, Ademin Yaratılışı..
Son Yargı ise, Isa'nın dünyaya geri dönüşü ve kıyameti tasvir ediyor. Müze pazar hariç hergün 09:00-16:00 saatleri arasında açık.
San Pietro Bazilikası (St. Peter's Basilica) |
Cupola'dan San Pietro Meydanı (Piazza San Pietro) |
Cennet ve Cehennem'in anahtarı |
Vatikan ve Italya'da bulunun mabetlere giriş için kıyafet yönetmeliği var. Askılı tisort, mini etek ve şortla giriş yasak. Dini mabetleri ziyaret edeceğiniz zaman bu durumlara uygun giyinmenizde fayda var ;).Ayrıca İtalya'da birçok milletten insan yaşadığını unutmamak, kalabalık yerlerde dikkatli olmak gerekiyor. San Pietro Bazilikası'nda, turdan yaşlı bir teyzeyi bir kaç kadın sıkıştırıp çantasını almaya çalışmışlar. Tabi bu esnada kızı durumu farkedip müdehale etmiş. Mağdur olmamak için asgari de olsa önlemi elden bırakmayın ;)
Vatikan turumuzu tamamladıktan sonra, ilk soluğu yol üzerinde bir mekanda yemek arasıyla aldık. İtalyanlarda kahvaltı kültürü bizimkinin aksine, kahve-kek/kruvasan ikilisinden ibaret olduğu için, kahvaltıda vazgeçilmezlerim olan, peynir, zeytin ve domatase hasret kalacağıma inanmışken işte bu mekan bomba gibi oldu :) seçimlediğim salata sayesinde arzularımı bir nevi baskıladım :P. Ne kadar da doğru bir seçim olduğunu resminden de anlayabilirsiniz :D
Leziz Salatam :) |
O kadar acıktık ki, ilk olarak servis edilen otlu ekemğe saldırdık, arta kalan savaşçıları resmedebildim. Oldukça lezzetli oluyor ekmekleri ;) |
Vatikan müzesinden çıktıktan sonra yol boyunca devam ettiğinizde solda kalan bu mekanı kesinlikle öneririm ;) |
Avrupa'da gerek cafeler gerekse Restaurantlar'da bahşiş sistemi bizdekinden biraz farklı. Kendi rakamlarını kendileri belirliyorlar, Menülerin ilk sayfasında bu ücret politikasını direkt gözünüze sokuyorlar :) ortalama 1ila 2,5 euro arasında değişiyor. Tabi kişi başı.
Sevgiler,
melek
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder