Merhaba,
İşe başlayalı neredeyse 3 (üç) hafta oldu.. Her geçen gün kızım için süreç daha kabullenilir olur diyordum, ama, sanki yanılıyorum... Son zamanlarda; uykuya geçişe direnmeler, ya da ben uyumaya gidince uyanıp yanımda uyuma taleplerine ek olarak, sabah ben yataktan çıkınca hemen uyanmalar ve evden çıkışımı gördüyse ağlamalar şeklinde bir seronomimiz var... Buna baba için ağlama da eklendi. Selçuk'u bu nedenle uyardım, çocuğa görünmeden evden çıkması konusunda.. Ben de sabah dadısına verip arka taraftan kaçar gibi evden çıkıyorum.. Evet zor bir süreç ama zamanla alışacak diye temmenilerim... Tabi programımızda birde öğlen aralarında kuzuya gitme var. Malum helen süt bebesi her öğlen sütlemeye eve gidiyorum. Bu durum son zamanlarda yorucu yüzünü göstermeye başladı :(... Ama herşey kızım için onun beni gördüğü andaki mutluluğu pahabiçilemez.. Onun mutlu olması ve süt takviyesi için bu da görevimcimler arasında..
Bu arada dadımız ne durumda (?).. Kadın tam bir görev adamı.. Kural ve kaideleriyle kızıma iyi baktığı aşikar.. Gözüm arkada kalmıyor, umarım kuzum 3 yaşına gelene dek böyle devam eder...
Ancak çalışan anneler için devletin daha çok iyileştirme yapması gerekiyor bence... 0-24 ay bebekler gerek fiziksel gerekse duygusal gelişimleri için anneleriyle birarada olmaları gerekiyor. Çalışan çoğu kadın -çalıştığı sektöre bağlı olarak- bebeklerine en iyi ihtimal 9-10 ay bakabiliyor sonra işe dönmek zorunda kalıyor ve bebeklerimiz yabancı ellere teslim ediliyor... Küçük bir çoğunluk ise -ailesi aynı şehirde olanlar- anane ya da babaanneye bırakabiliyor, nispeten şanslı bir grup olduklarını ifade etmeden geçemiycem.. Keşke ananemiz hep yanımızda olabilse, nisan ayında geliyoreee :) Hatta sırf o yüzden kuzumun 1. yaş gününü Nisan ayına planlamayı düşünüyom... Neyse özetle anne olmak çok güzel, ancak bebeğinizi bırakmak biraz zor.. İşe geri dönmek bana kesinlikle çok iyi geldi, ama bir parçamın ben işteyken sürekli beni özlemesi ve kapılara bakması, ya da odalarda sürünerek beni araması tam bir drama! Allah tüm bebekleri ve çocukları korusun...
Bu arada blogu gezi notlarım için açmıştım ancak son yazılarımın önemli bir çoğunluğu Alya'ya yönelik :).. Blog'da Alya'ya yönelmeye başladı.. Ama başlığını atıp bitiremediğim bir çok anımla geri dönecem.. Çünkü tatil anılarımı kaleme almayı çok özledim...
Sevgiler sevgiler..
Melek
Bu arada dadımız ne durumda (?).. Kadın tam bir görev adamı.. Kural ve kaideleriyle kızıma iyi baktığı aşikar.. Gözüm arkada kalmıyor, umarım kuzum 3 yaşına gelene dek böyle devam eder...
Ancak çalışan anneler için devletin daha çok iyileştirme yapması gerekiyor bence... 0-24 ay bebekler gerek fiziksel gerekse duygusal gelişimleri için anneleriyle birarada olmaları gerekiyor. Çalışan çoğu kadın -çalıştığı sektöre bağlı olarak- bebeklerine en iyi ihtimal 9-10 ay bakabiliyor sonra işe dönmek zorunda kalıyor ve bebeklerimiz yabancı ellere teslim ediliyor... Küçük bir çoğunluk ise -ailesi aynı şehirde olanlar- anane ya da babaanneye bırakabiliyor, nispeten şanslı bir grup olduklarını ifade etmeden geçemiycem.. Keşke ananemiz hep yanımızda olabilse, nisan ayında geliyoreee :) Hatta sırf o yüzden kuzumun 1. yaş gününü Nisan ayına planlamayı düşünüyom... Neyse özetle anne olmak çok güzel, ancak bebeğinizi bırakmak biraz zor.. İşe geri dönmek bana kesinlikle çok iyi geldi, ama bir parçamın ben işteyken sürekli beni özlemesi ve kapılara bakması, ya da odalarda sürünerek beni araması tam bir drama! Allah tüm bebekleri ve çocukları korusun...
Bu arada blogu gezi notlarım için açmıştım ancak son yazılarımın önemli bir çoğunluğu Alya'ya yönelik :).. Blog'da Alya'ya yönelmeye başladı.. Ama başlığını atıp bitiremediğim bir çok anımla geri dönecem.. Çünkü tatil anılarımı kaleme almayı çok özledim...
Sevgiler sevgiler..
Melek