31 Ocak 2018 Çarşamba

Çalışan Annenin Dramı

Merhaba,

İşe başlayalı neredeyse 3 (üç) hafta oldu.. Her geçen gün kızım için süreç daha kabullenilir olur diyordum, ama, sanki yanılıyorum... Son zamanlarda; uykuya geçişe direnmeler, ya da ben uyumaya gidince uyanıp yanımda uyuma taleplerine ek olarak, sabah ben yataktan çıkınca hemen uyanmalar ve evden çıkışımı gördüyse ağlamalar şeklinde bir seronomimiz var... Buna baba için ağlama da eklendi. Selçuk'u bu nedenle uyardım, çocuğa görünmeden evden çıkması konusunda.. Ben de sabah dadısına verip arka taraftan kaçar gibi evden çıkıyorum.. Evet zor bir süreç ama zamanla alışacak diye temmenilerim... Tabi programımızda birde öğlen aralarında kuzuya gitme var. Malum helen süt bebesi her öğlen sütlemeye eve gidiyorum. Bu durum son zamanlarda yorucu yüzünü göstermeye başladı :(... Ama herşey kızım için onun beni gördüğü andaki mutluluğu pahabiçilemez.. Onun mutlu olması ve süt takviyesi için bu da görevimcimler arasında..

Bu arada dadımız ne durumda (?).. Kadın tam bir görev adamı.. Kural ve kaideleriyle kızıma iyi baktığı aşikar.. Gözüm arkada kalmıyor, umarım kuzum 3 yaşına gelene dek böyle devam eder...

Ancak çalışan anneler için devletin daha çok iyileştirme yapması gerekiyor bence... 0-24 ay bebekler gerek fiziksel gerekse duygusal gelişimleri için anneleriyle birarada olmaları gerekiyor. Çalışan çoğu kadın -çalıştığı sektöre bağlı olarak- bebeklerine en iyi ihtimal 9-10 ay  bakabiliyor sonra işe dönmek zorunda kalıyor ve bebeklerimiz yabancı ellere teslim ediliyor... Küçük bir çoğunluk ise -ailesi aynı şehirde olanlar- anane ya da babaanneye bırakabiliyor, nispeten şanslı bir grup olduklarını ifade etmeden geçemiycem..  Keşke ananemiz hep yanımızda olabilse, nisan ayında geliyoreee :) Hatta sırf o yüzden kuzumun 1. yaş gününü Nisan ayına planlamayı düşünüyom... Neyse özetle anne olmak çok güzel, ancak bebeğinizi bırakmak biraz zor.. İşe geri dönmek bana kesinlikle çok iyi geldi, ama bir parçamın ben işteyken sürekli beni özlemesi ve kapılara bakması, ya da odalarda sürünerek beni araması tam bir drama! Allah tüm bebekleri ve çocukları korusun...

Bu arada blogu gezi notlarım için açmıştım ancak son yazılarımın önemli bir çoğunluğu Alya'ya yönelik :).. Blog'da Alya'ya yönelmeye başladı.. Ama başlığını atıp bitiremediğim bir çok anımla geri dönecem.. Çünkü tatil anılarımı kaleme almayı çok özledim...

Sevgiler sevgiler..

Melek

16 Ocak 2018 Salı

Şimdi Yolu Yarıladık mı?

Herkese Merhaba,

Kızım oldu, yeniden doğdum, öncesi yokmuş vb şeyleri tabiki de dile getirmeyeceğim :). Kızım olmadan da hayattan keyif almasını gayet iyi biliyordum, ne mi farketti, onla birlikte de aynı derecede keyif alınabildiğini farkettim, 'tabi biraz daha yorularak'.. Yani arşa ermedim, ama ne yalan söylim, hayatımda eksik kalan yanımı tamamladım, birine koşulsuz bağlanmak, ve onun için birtakım ödünler verebilmek neymiş (?) işte geride kalan 10 ayda bunları bana fazlasıyla özümsetti tatlı cadı.. Ama 35 yıllık hayatımdaki en güzel mucize de kuşkusuz o! İyiki benim kızım ayrıca :) Yine mi Alya'ya odaklı bir yazı oluyor bu? Neyse dönelim şuradan, gelelim yeni yaş'a!..

Evet yaş otuzbeş yolun yarısı eder (?)..
Ve slm olsun geride kalan yıllara, ve merhaba beni bekleyen yarınlara...
Bu yaşı da; heyecanımı kaybetmeden, çok okuyarak, çok gezerek, ve sevdiceklerime herzamanki gibi sımsıkı sarılarak geçirmek istiyorum...

Not: Lohusanın duası kabul olurmuş derler. Artık nasıl yürekten dilediysem, Alya'ya arkadaş istiyom diye diye, sevdiğim tüm dostlarımın gebe haberlerini aldım :)..

35 yaştan bir isteğim de iyi, sevgi dolu ve verimli bir anne olmanın yanında, iyi, sevgi dolu ve verimli bir teyze olmak.. 3 can yeğenim vardı (Azram, Asyam ve Lalim) onlara 2 daha ekliycem bu yıl :)

Ve sağlık, huzur, mutluluk.. hep olsun, her yaşta, her anda...


E o halde, heppili heppili pörttey tu miiii ❤️


Sevgiler 


Melek


16+1+15+3=35 (tesadüfün güzelliği☺️)

9 Ocak 2018 Salı

Bebekle İlk Seyahat..

Herkese Merhaba,

Evet kızıma hamile olduğumu bilmeden de diyar diyar gezer idim.. O hayatıma geldi, bende yoluma, onu da katıp devam ettim..
İlk seyahatimiz kızım daha 35 günlük iken memleketime yani Trabzon'a oldu. Minişim anneciğini hiç üzmedi, yolculuk süresince uyudu. Ben de bebekle yolculuk nasıl olmalı diye biraz araştırma yapmıştım özellikle uçağın kalkış ve iniş süresince basınçtan etkilenmemesi için gerekli önlemleri aldım ve ilk yolculuk hiçte korkulacak cinsten olmadı. Sanırım bebekli yalnız seyahatlerde tek sorun hem bebeği hem de valizi kontrol etmek 😜. Gerçi bebek arabası öyle durumlarda çok yardımcı oluyor, bebiş güvenli bi şekilde arabsındayken siz valizi alabiliyorsunuz. Lakin, uçağa biniş ve uçaktan inişlerde arabayı verip/teslim alma kısmı biraz sıkıntılı oluyor, şöyleki, uçağa binişlerde o arabayı sizin katlayıp vermeniz, inince de alan görevlilerinden alıp arabayı sizin açmanız gerekiyor yani bebekle birlikte bu işler ellerinizden öpüyor. Her defasında alan görevlilerinden Alya’yı tutmalarını rica ederek bu süreci işlettim. Ha bide bazen uçuş saatinize bağlı olarak inişlerde arabayı vermedikleri de olabiliyor ki başıma geldi o en beteri, valiz alım noktasında hem arabayı al hem valizi al bi de bebeği kontrol et tam bir işkence! O sorunu da Alya 4. Ayını doldurunca kanguru alarak aştım 😂. Ayrıca yazmadan geçemiycem,  bebek arabası seçimi de çok önemliymiş onu da her arabayı aç-kapa yaparken tekrar tekrar anlıyorum, ben araba seçimini, arabamın bagaj hacmine göre  belirleme hatasıyla yaptım. Tek elle açıp/kapayabileceğiniz bir seçim yapmanızı tavsiye ederim. Ha şu da var ilk bir yaşa kadar sadece ana kucağı kullanıldığı için bence siz, yineliycem, mecbur kalmadıkça yalnız seyahat etmeyin! (Ana kucağını sök tak tantanası malum). Bebekli yolculuklarda, bir sıkıntı da güvenlik kontrol noktalarından geçiş. Benim geçişlerde ailem hep yardımcım oldu eşyaları gönderme faslında Alya onlara emanetti, lakin uçaktan inip valizi alma işi hep sıkıntılı geçti 😒. O sebep siz siz olun yine ve yeniden yazıyorum, mecbur kalmadıkça tek seyahat etmeyin. Ha şunu da itiraf etmekte fayda var, Alya saolsun onu her gören istem dışı yardımıma koştu 😂😂.

Bu arada Alya ile 1., 3., 4., 6. ve en son 7.5 aylıkken olmak üzere birçok seyahetimiz oldu. Sadece son uçuşumuzda uyku saatine denk geldiği için huysuzluk yaptı, onda da yan koltukta oturanlar sağolsun kuzunun ilgisini dağıtacak şeyler yapıp seyahati tamamlamamıza yardımcı oldular 😬. Bu seyahatlerin tamamı Trabzon-Ankara hattıydı... Bi aksilik olmazsa bir sonraki rota minnoş 13 aylıkken yurtdışına olacak bakalım biz kahramanları neler bekliyor (bu sefer babamız yanımızda olacak, yani, inşallah 🤫)?

Sevgiler sevgiler


Melek

14 Mayıs 2017 Pazar

İlk Anneler Günüm..

Merhaba taze anneden..

iki aylık anneyim henüz, hergün bir şeyler öğrendiğim bir süreci deneyimliyorum! Annemi ve tükettiği cümleleri çok daha iyi algıladığım bir sürecin içindeyim artık.. Öncelikle canım anneme; benim ve kardeşlerim için yaptığı herşey için teşekkür ederim. Onun nezdinde de tüm annelerin gününü kutlarım. Ve bana bu keyfi yaşatan minnoşuma kızıma en özel teşekkürlerim.. canım kızım tarifsiz duygularım! İlk anneler günüm.. seni çok seviyorum Alya kızım, Öyküm Alyam...



15 Nisan 2017 Cumartesi

Minnoşum 1 Aylık Oldu...

Herkese Merhaba,

Bugün 15 Nisan, yani kızım bugün 1 aylık oldu :)...

Zaman hızlı geçiyor diyemiycem, lakin, bu bir ay çokta kolay olmadı benim için. Lohusa sendromu her nasıl oluyorsa bana bolcana uğruyor galiba (?).. Özellikle minnoş uyumaya çalışıp beni yalancı meme gibi kullanmaya başladığı zamanlarda! Gözüm dönüyor lakin, bir süre sonra kucağımdaki minnoşun gözlerine bakıp herşeyi unutuyorum, ve kendime, tahammülsüzlüğümden dolayı çok kızıyorum.. Onun cennet kokusu bana ilaç gibi geliyor.. Ve kollarımdaki emanetime sarılıp, istekleri karşısında saygıyla eğiliyorum :).. Şimdilerde tek isteğim kuzumun kırkının çıkması ve havaların mükemmel seviyede iyi olması, artık kızımla kendimizi dışarı atalım istiyorum... Yürümeyi ve spor yapmayı çok özledim! Ameliyattan dolayı kırkıma kadar herşeyin yasak olması delirtiyor, lakin geri sayım başladı ve son 9 gün.. Sonrasında doktorum ne uygun görür bilmiyorum (?). Umarım hareket etme özgürlüğüm geri gelir :)...

Kısacası bu bir ayda anneliğin ne kadar zor, sabır isteyen ve kutsal bir görev olduğunu tecrübelediğimi de söylemeden geçemiycem... Dilerim bu görevi hakkıyla yapabilirim.. Çünkü kızım bana geldiğinden beri tek derdim o oldu... Tüm dünyam, varlığım, herşeyim.. 

Kızım ALYA ==> Çok seviyorum.net!


Melek


30 Mart 2017 Perşembe

15 Günlük Bebeğim...

Herkese Merhaba,

Kızımla 15 günümüz geride kaldı.. Zaman hızla geçiyor.. Doğum anını hatırlamak için doğum anına ait video'yu izlediğimi farkettim, sanırım kızımla zamana yetişemiyorum, bazen kızıma da yetişemediğimi düşünüyorum... Farkında olduğum en net şey ise her geçen gün ona daha da bağlandığım gerçeği. Gözlerini odaklamaya çalışırken bazen şaşı bakıyor, bazen ona sarfettiğim sevgi sözcüklerini anlarmış gibi tebessüm ediyor, işte o anlarda ölüyorum... Zaman duruyor gibi.. Daha 15 günlük olduğu halde ona temas ettiğimde sakinleşmesi, bana olan sonsuz güveni anlatılmayacak kadar özel... Ve o güveni sarsılmasın diye dualar ediyorum.. Aramızdaki sinerji hep böyle kalsın, özel olsun istiyorum... Hayatımdaki bu küçük insanı, kadını çok seviyorum..

Kızıma Alya'ma..

Sonsuz sevgilerimle,

Melek

22 Mart 2017 Çarşamba

Kızım Alya ile Geride Kalan Bir Hafta

Herkese Merhaba,

Artık anneyim, taze anne... Daha bir hafta oldu, kızımla geçen her sn bile inanılmaz özel!

Kızım 14 mart salı akşamı saat 23:00'de gelmek istiyorum dedi ve belirtileri gönderdi... Sabaha kadar uyutmayan kasılmalar 4-5dk aralığına düşünce sabah 7:00'de doktorumuzu aramaya karar verdik. (Sanırım biraz aceleci davrandık :). Hastaneye varıp nst'ye bağlanınca kasılmaların şiddetinin doğumun aktif fazı için yeterli olmadığını öğrendik, daha latent dönemindeymişim ve doğumun normal olarak başlaması için de zaman gerekiyormuş... Latent dönem sancılarının hissettirdiği acı bu kadar çoksa, aktif fazı hayal edemiyorum!).

15 Marta karlı bir angara sabahıyla başladık, hastaneye giden yolda ve geçen zamanda kendi iç dünyama da bir yolculuk yaptım... Hayatımın evrelerini ve bundan sonrasını düşündüm.. Kızımla buluşmaya artık çok az zaman vardı, anne olma duygusunu hücrelerime kadar hissetmek;"Anne olmak=Korkuymuş" ilk hissetiğim güçlü duygu "Korku" oldu..Bunları düşünürken hastaneye vardık. Yanımda en değerlilerimle Babam, Annem ve Sevgilim.. ve birkaç saat sonrada canım kızım Alya'm!

Doğum sürecim iyi başlayıp da, istediğimiz gibi ilerlemesede, başarılı bir operasyonla kuzumu kucağıma verdikleri an herşey anlamsızlaştı... Artık tek odağımın kucağımdaki küçük insan olduğu gerçeği anlatılamayacak kadar muhteşem... Tarihe not: 15.03.2017 Saat: 14:31 "Bebek Şahin" gelmiş... O bebek, benim pembe yanaklım Alya'm..

Ve mucizemle geçen ilk haftamın özeti; Tatlı bir yorgunluk.. Hergün kuzumun yeni bir özelliğini keşfetmekse pahabiçilemez.. Hoş geldin kuzum hayatıma, sefalar getirdin.. Benim küçük insanım...

Sevgiler sevgiler

Melek
 
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...